KMD 4.SAYI



Yazılan,  Okunan,  Kopyalanan,  İletilen,  Saklanılan, Adrese Teslim Günlük E-Gazete Yıl: 4 Sayı: 884

Sisteme gir!

Merhaba Sevgili KM dostu, hoşgeldiniz!

 19 Aralık 2005 - Fincanın İçindekiler


 

 Editör'den : Al sana pamuklu şalvar davası!..


İyi haftalar,

Pamuk davası şalvar davasını geçecek anlaşıldı. Pamuk'la ilk defa seksenli yıllarda "Cevdet Bey ve Oğulları" nı okuyarak tanıştım. Hoşuma gitmişti. Ondan sonra o birkaç tane daha yazdı ama ben okumadım. "Benim Adım Kırmızı" çok kötü eleştiriler aldı diye meraktan bayıldım parayı aldım kitabı. Belki önyargılı okumaya başladığımdan belki de gerçekten kötü olduğundan bitiremedim. "Kar"ı elime bile almadım. Yani demem o ki yazarlığını tartışmak beni aşar. Ama her lafı açıldığında söylediğim bir cümleyi burada da tekrarlamak isterim. Genç sayılabilecek bir yaşta 40 ayrı dile çevrilen romanları yazabilen bir adama ancak saygı duyulur. Yazma ve okuma özürlü memleketim insanına iyi bir örnek olur, yazmayı ve okumayı teşvik eder düşüncesindeyim. Ancak tüm bu başarılar, içine dönük bir aydın yazarı, bağrında yaşadığı memleketini rencide edecek laflar etmesine kafimidir? Bence tartışılması gereken bu. Benim cevabım "HAYIR". Tam tersine, daha duyarlı daha aklı başında laflar etmesi gerekir diye düşünmekteyim. Şimdi pekçok arkadaşım "Düşünce özgürlüğü, fikir hürriyeti" diye başlayıp AB normu falan diye bana kızarlar biliyorum. Ama açık söyleyeyim, ben bu özgürlüğü sonuna kadar savunan bir vatandaş olarak, Pamuk'un bu özgürlüğü kullandığına inanmıyorum. Eğer Pamuk çıkıp "Ermenilerin soykırım iddiaları doğru olabilir, araştırılmalıdır. Ya da Kürtler bu topraklarda hak ettiklerini alamıyorlar, bu uğurda can veriyorlar." deseydi, bunun adı özgür düşünce olurdu. Karşı tezler çatışır doğru yol bulunmaya çalışılırdı. Ama sen kalkıp bir uluslararası toplantıda, kendini güvende hissettiğin bir yabancı şehirde, tam da Nobel'e aday gösterilmenin arefesinde, "Bu topraklarda 30 bin Kürt ve 1 milyon Ermeni öldürüldü." dersen bunun adı dünyanın heryerinde ayıptır. Doğru olsa bile ayıptır. Hedef göstermedir. Çünkü burada özgür beyanınla bir fikri zikretmiyor bir yargıda bulunuyorsun. Kaldı ki bu yargı, daha uluslararası arenada bile tartışılıyor, yasayı çıkaran ülkeler aksini söyleyenleri hapse tıkıyor ve senin memleketin bu suçlamayı kabul etmiyorken sen bu sonucu beyan ediyorsun. Kürt meselesine hiç girmiyorum çünkü o çok daha hassas bir konu. Yani bu neresinden bakılırsa bakılsın, çıkar amaçlı bir boşboğazlık. Ve aydın bir yazara yakışmıyor.

Gelelim bunun sonuçlarına. Bu lafları yiyip yutmak mümkündü. Hatta AB yolunda türlü tavizleri gözü kapalı vermeye hazır hükümet pekte güzel bir kılıf uydurabilirdi. Ama olmadı ve iş yargıya havale oldu. Zaten açık yakalamak için takla atanlar Pamuk davasını bir ele aldılar pir aldılar. Milletvekili göndermeler, gözlemciler, gırla gitti. İki yüzlü Avrupa yedekte sekiz tane daha yüzü olduğunu gösterdi. Sonuçta biz erkek milletiz. Namus uğruna, gurur adına neler yapmayız ki. Elli kişi toplanır, minibüs üstü omlet bile yaparız. Evet yeri gelir kendimizi yerin dibine sokmayı severiz. Hepimizin ah şu memleketimin insanı diye anlatacak bir hikayesi vardır. Ama işin tuhafı sırtımızdan vurulmayı da içimize sindiremeyiz. Hatta bu bazen "Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu" kıvamına bile gelir. Tıpkı Cuma günü bir grup insanın yaptığı gibi.

Velhasıl bu dava sonuçlanana kadar daha neler göreceğiz kimbilir. Ancak dış basındaki yorumları gördükçe insan hayıflanmıyor değil. Keşke Pamuk bu lafları daha usturuplu etseydi, fikri bu olsa bile zikrini kontrol edebilseydi, dava açanlar biraz daha aklıselim olabilselerdi, bir yazara verilecek en büyük cezanın minibüsüne yumurta atıp küfretmek değil, kitaplarını okumamak olduğunu bilselerdi, ne iyi olurdu.

...

Cumartesi gecesi gözlerimiz sizleri aradı. Elliye yakın kahveci bir arada, güldük, söyledik, oynadık ve hep sizleri andık. Artık Nisan'da 5 yılımıza girerken kocaman birşey yaparız, hepiniz gelirsiniz.

Saat üçü geçiyor ama ben daha kar göremedim. Bu sefer yanlış alarm mı yoksa? İnşallah öyledir çünkü öğleden sonra Beylikdüzü'ne Boat Show'a gitmeliyim, haydi hayırlısı.

Cumartesi gecesi birkaç kere "İstanbul İstanbul Olalı" diye çaldık söyledik. Haydi gelin o güzel şarkıyı bir kez daha Hüsnü Şenlendirici'nin klarnetinden dinleyelim. Hepinize az karlı güzel bir çalışma haftası diliyorum. Esenkalın.

Bir sonraki sayıda buluşuncaya kadar bulunduğunuz yerden bir adım öne çıkın. Sevgiyle...

Cem Özbatur





Yukarı

 

Hatice Bediroğlu

 Kahveci : Hatice Bediroğlu


  GÖNLÜMÜN GÜNLÜĞÜ 3

23:06

Canııııım az önce aradın. Nasıl da özlemişim sesini. Senden önce hiç özlemim yoktu. Oturup duruyordum. Acaba daha mı iyi idi? Böyle için yanarak özlemek. Görüşememek... bir sürü engeller kilometreler... Ah! be canım niye bu kadar uzaktasın ki! Yine diyeceğim işte. Paranın gözü kör olsun. Olanda çok, olmayanda her zaman yok. Şimdi para olsaydı ne kadar harika olurdu. Neler mi yapardım? Var sen hayal gücünü kullan bakalım ortaya neler çıkacak. Sonra bana anlatırsın.

Ne zaman büyük marketlere girsem insanların, o büyük alışveriş arabalarını tepeleme doldurduğunu görüyorum. Yıllar öncesinden ahdim vardı bir tanem. Bir gün, ben de öyle bir arabayı dolduracaktım. Bırak o servis arabasını, yavrusunu bile dolduramadım. Yine havai fişek patlatıyorlar. Benim evden çok güzel izlenir. Geldiğinde belki sen de rastlarsın. Dur bir bakayım.
Çok güzel gerçekten. Ne için patlatılıyorsa paraya kıyılmış belli. Bununla ilgili bir anımı anlatacağım sana ama dur önce şu servis arabası hikayesini bitireyim.

Yeğenimle beraber üç katlı bir markete girmiştik. Elimde son derece kısıtlı bir para var. Ancak peynir ve kahvaltılık yağ alabileceğiz. Ben peynirlere göz gezdirirken yanımda yeğenin olmadığını fark ettim... Arkama baktım. Yavru servis arabalarından birini almış geliyor ve içini bir güzel tepeleme sevdiği yiyeceklerle doldurmuş. Aklım çıktı, rezil olacağım. Telaşla " Kızım sen ne yapıyorsun boşalt çabuk onları paramız yok ki! " dedim. " Teyze, sen işine bak. Ben bir yandan doldurup bir yandan boşaltıyorum, bırak kendimi almış gibi düşüneyim " demişti. Güler misin ağlar mı sın? Misali. Üzerinden yıllar geçti. Hala o " yavru servis arabalarını " dolduracağım. İnsanlar aynı tür ürünün bütün çeşitlerini alıyorlar. Diyorum ya para olanda çok olmayanda ise hiç yok. Pazara gidiyorum. Pazar arabalarında hep turfanda sebzeler, meyveler. Üstelik turfanda yiyecekler de malum zararlı. Üretici, haftada üç-dört posta şişirilmiş ürün topluyor. Hatta bazen büyümesini tamamlayamamış oluyor ve akşamdan sabaha boyu uzamış bir salatalık, buzdolabının kapısı açıldığında gülücükler sunarak günaydın diyebiliyor. Oturup aile boyu kahvaltıda bir güzel yiyorsunuz. Turfandayı alanın tipine bakıyorum. Hiç para vara benzemiyor. Hani derler ya " para ile imanın kimde olduğu belli olmaz" . İşte öyle bir şey...

Neyse bir şey daha anlatacaktım... ne anlatacaktım. Geriye dönüp okumam mı gerekecek derken hatırladım. Bu şehre ilk yerleştiğim zamanlardı. Gece arka arkaya patlamalarla sıçradım. " Tamam. Yunanistan bizi bombalamaya başladı " dedim.( O tarihlerde yine iki ülke arasında tehditler gidip geliyordu) Bir türlü patlamaların ardı arkası kesilmiyor. Her gümleyişte ev sallanıyor gibi geliyor. Epeyce korkmuştum. Meğer havai fişek patlamasıymış. Ertesi gün öğrenmiştim. A benim canım. Ben nereden bileyim. Bizim orası bunca turistik bir şehir değildi ki... Havai fişek patlatılsın. Bak! ... Bu gece sana yaşanmış hikayeler anlatıyorum.

00:35

Bilgisayardaki programın içinde bulunan Freecell kağıt oyunundan, kaç el oynadım bilmiyorum. Aklım hep sendeydi. Bir yandan da televizyon izler gibi yaptım. Şimdi bana ne seyrettin söyle bakalım desen hiçbir şey hatırlamıyorum. Tüm aklımı sen aldın. Birbirimizi öperek iyi geceler diledik. Çoktan uyumuşsundur yine. Ben de seni düşünüp durayım böyle. Eğer "10 Yıllık Kalkınma Planların " hayata geçirilirse bizim yaşayacağımız ev, nasıl bir ev olurdu acaba diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Yastığı görür görmez uykusu gelen, hemen uyuyan sen ve hala uykusuzluğu devam eden ben.
Anlaşılan bütün gece nöbetlerini ben tutacağım. Devriye gezerken de bir sürü homurdanacağım. E sen horul horul uyurken canım sıkılacak, sinirlerim bozulacak tabi. Bazen dönüp seni öpeceğim. Öyle ki, uyanmayacaksın bile. " Hadi kalk çabuk, benimle konuş " diye seni sarsarsam şaşırma sakın! Gerçi bunlar çok uzun vadeli kalkınma planları. Biz önce bu günümüzü bir yaşayalım da. İhtiyarlamadan, ölmeden ne dersin.

En iyisi gidip yatağımda televizyon izleyeyim. Şansım varsa, aklımdan seni boşaltabilirsem belki uyurum. Bugün sıcaklık 40 derece. Hala çok sıcak ve hiç esmiyor canım. Sen sıcaktan korkma gel. Ben senin için klimayı çalıştırırım, terletmem söz.

İyi geceler bir tanem. Günlerdir yaptığım gibi seni düşünerek yatacağım. Sanki! Yanı başımda sen varmışsın gibi. Sanki! Gülümseyişini görüyormuşum gibi... Ellerini tutacağım.

Hatice Bediroğlu


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
1 Kahveci oy vermiş.

 

Yukarı

 

Nadya Alpkonlar

 Barış Köşesi : Nadya Alpkonlar


   Nadya'nın başına gelenler !

Malumunuz, ben Almanya'ya uçtum ve kızımla hasret gidermeye başladım bile.

Buraya kadar çok güzel ve sevindirici bir olay...
Sanki pembelere bürünmüş bir rüya görüyor gibiydim...
Çok özlemiştim kızımı... Mutluydum...
Ta ki bu rüyadan uyanana kadar…

Beni rüya aleminden geri getiren, her yere göze batacak sekilde iliştirilen, (üç oda, mutfak,banyo ve WC dahil), tüm sigara tiryakilerini ürküten bir KURAL.

S İ G A R A   Y A S A Ğ I !

Şimdi Nadya ne yapacak?
Tabii ki bu kurala uyacak!
Uyarken de sigara içmeyi mümkün kıLacak çareler arayacak!

İlk ve galiba son çare olarak 'balkon' imdadıma yetişti.

Bildiğiniz gibi, uçaklarda artık sigara içilmiyor.

Antalya-Münih arası üç saat, kalkış saatinden iki saat evvel de hava alanında olmak gerekiyordu, etti beş (5) saat, uçaktan indikten sonra pasaport kontrolundan gecip, valizleri alıp dışarı çıkmak da bir saat, etti 6 saat. Daha bitmedi işkence…
Arabada da sigara içmek YASAK!
Evde de öpüşme, koklaşma, hal hatır sorma faslı da bir saat…
Etti mi YEDİ saat ! Sigara içmeden geçen kocaaa YEDİ saat!
Bunun ne demek oldugunu sigara tiryakileri cok iyi bilirler.

Artık tutmayın Nadya'yı...

Üstüme bir yelek alıp balkona.FIRLADIM.
Keşke çıkmaz olaydım, diyeceğim, diyemiyorum...
Bu lanet olası sigarayı icmek zorundayım!
Sanki bu da benim koyduğum bir KURAL!
Disarda hava 'SICAKLIĞI' -5 DERECE !
Yani Antalya ile aradaki fark tam 30 derece.

Balkon aşağı yukarı 2x4m. büyüklüğünde.
Bu soğukta her halde içerden metreyi aıp da ölçecek halim yok!
Ama icerden, akıl edip de son dakika valizime koyduğum,
parmaklarımın yarısını dışarda bırakan yün eldivenlerimi almaya üşenmedim.
Bir elim cebimde, sağ elimin parmakları arasında da sigara, basladım balkonu arşınlamaya.
Daha ilk turdan sonra adımları HIZLANDIRDIM…
Benim küçük adımlarla topu topu yedi ADIM.
İŞE YARAMADI !
Gerçi manzara nefis ama bende izleyecek hal yok!
Üçüncü turda, her adımda dizlerimi göğsüme doğru kaldırmaya başladım. YİNE OLMADI!
Sağ elimin parmakları dondu.
Onu da cebime sokacağım ama sigaramı kim tutacak?
Sigara içmenin bir insana bu kadar eziyet edebileceğini hiç düşünmemiştim…
SİGARANIN, herkes gibi, ben de biliyorum ne büyük bir illet olup sağa sola ÖLÜM SAÇTIĞINI!
Gel gelelim yedi saatlik işkenceden sonra bunu düşünmek dahi istemiyorum.

Bu arada da kendimi teselli etmekten geri kalmıyorum.
Temiz hava aldığımı, jimnastik hareketleri yaparken sağlığıma faydam bile dokunduğunu düşünüyor KENDİMİ aldatmaya calışıyorum. Fakat beceremiyorum…
'KENDİM' BENDEN daha UYANIK galiba. KANDIRAMIYORUM!
Ancak sinirlerimin dayanma gücü bitti bitiyor...
YAHU SATMASINLAR BU DÜDÜKLERİ MADEM Kİ BU KADAR ZARARLI!
NEDEN BİZLERİ BU HALLERE SOKUYORLAR?
ONLAR SATARKEN SUÇ DEĞİL DE, BİZ İÇİNCE Mi ZARARLI OLUYOR?

Yedinci turda titremeye başladım.
Büyük bir ihtimalle de şifayı kaptım...,
HAPŞUUUUUUUU...bile...

Sigaranın yarısını içtim...
HAPŞUUUUUUUUU...

Sigara sefam galiba buraya kad...
HAPŞUUUUUUUUUU...

Bana ne, ben içeri giriyorum!
HAPŞUUUUUUUUUUUUUUUUUU!
Nadya Alpkonlar


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
3 Kahveci oy vermiş.

 

Yukarı

 

 Kahveci : Temirağa Demir


Her yağmur sadece kendi toprağını ıslatır…

Her yağmur sadece kendi toprak parçasını ıslatır. Gördüğümüz duyduğumuz duymak istediğimiz her yaşam kesiti bir süre sonra hayatımızın “hatıra” bölümüne kaydedilir.

Bir zamanın, herhangi bir toprak parçasında yaşanmışlığı. Boşuna isyan edenler topluluğu, mutluluğu yok yere ziyan edenler,boşuna ağlayanlar…

Ağlardı. Hiç kimsenin görmediği saatlerde kimsenin bilmediği anlarda yalnız başına ağlardı. Nedenini çoğu zaman kendide bilmezdi ama ağlardı işte…

Her yaşta, yeni bir yaşa girerdi gözyaşları yanaklarını suladıkça sakalları daha da gür çıkardı. Gençti. Henüz körpe yüreği çok hoyrat yemişti. Kimsenin bilmediği zamanlarda nice yağmurda sade ve sadece ıslanmıştı. Bazen yarışmıştı yağmurla. “Hangimiz daha çok yaş dökeceğiz” diye gereksiz bir mücadele içine girmişti.

Islandıkça yürüyor. Yürüdükçe ıslanıyordu. Gökyüzüne bakıp bağırıyordu. “Boşuna isyan etme gökyüzü benim kadar ağlayamazsın”…

Ağlamak onun için bir zayıflık değil, bir ihtiyaçtı. Gözyaşları yanağından süzüldükçe sakalları daha gür çıkardı.

Ergenlik çağlarında bir çoğunuz çocuklarınızı bilinmez bir boşluğa itiyorsunuz. Kendi ergenlik döneminizde yaşadıklarınızı bir kenara itip veya “Bize de ebeveynlerimiz destek olmamıştı” mantalitesi ile yola çıkarak onlara destek olmuyoruz.

Hırçın davranışlarında hep yaralar açıyoruz yüreklerinde. Ergenlik dönemindeki çocuklar o dönemde hırçın ve asi oldukları kadar hassaslardır. Bu sebeplerden dolayı o dönemlerde çocuklarınıza daha bir destek olmalısınız. Sık sık onlarla konuşmalı, dertlerini dinlemelisiniz.

Özellikle cinsellik konusunda inanılmaz yalnız kalan çocuklar hiçbir şey bilmeden vücutlarında ki değişimlere ve isteklere cevap aramak zorunda kalıyorlar. Ve maalesef hala bir çok genç cinsellikle ile ilgili tüm bildiklerini arkadaş sohbetlerindeki kadar biliyor.

Ebeveynler bu dönemlerde çocuklara vücutlarında meydana gelebilecek olan değişiklerden bahsedip onlarla daha yakından ilgilenmelidirler.

Çocukların en hassas oldukları dönemler bu dönemlerdir. Sıkça yanakları sulanır bir çok yaşadıklarına manalar veremezlerken çaresizlikten ve ihtiyaç duyduklarından ağlarlar.

Her yağmur sadece kendi toprak parçasını ıslatabilir…

Hiç olmadık vakitlerde uyanır kimsenin duyup görmediği hayali şeylere ağlardı. Hassastı bir örümcek ağı kadar, hassas ve güçlüydü.

Ebeveynlerin en hatalı davrandıkları ve çocuklarından en fazla şey bekledikleri dönemler bu dönemlerdir ve çocukların en hassas oldukları hata yapmaya en müsait oldukları anlar bu zaman dilimlerinde yer alır.

Her yağmur sadece kendi toprak ıslatırdı ve o çoğu kez yağmurlarla yarışırdı. Yanaklarından süzülenler yüzünü ıslattıkça sakalları daha gür çıkardı. İsyankarlığı ve hırçınlığı sakalları kadardı…

Temirağa Demir


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
5 Kahveci oy vermiş.

 

Yukarı

 

 YILDIZINIZ KIPIR KIPIR, YA SİZ?


  Ailenizin Yıldız Falcısı : Nurettin Özdemir


İKİZLER   (21 Mayıs-21 Haziran)
2006 AŞK VE İLETİŞİMLERİN ALTIN YILI

OCAK - Dostlarınızın sayesinde çoşku dolu anlar yaşayacaksınız. Sevgililerinizin sizlere psikolojik yük olmalarına göz yummayın sakın. Aşk uğruna olsa bile..
ŞUBAT -
Yolculuklara hazırlanırken patronlarınızın veya ailelerinizin vetoları sinirlerinizi ayaklandıracaklar. İletişimlerde ne yazık ki hassas bir aya girmek üzeresiniz ikizler.
MART - Sevgililerinizle uzun vadeli profesyonel işbirliklerine girişeceksiniz. Paralarınızı harcarken dikkat göstermelisiniz. Kendinize olan güveninizden kıvanç duyun ikizler.
NİSAN -
Mesleklerinizde elde edeceğiniz başarılar göğüslerinizi kabartacaklar. Dolayısı ile muazzam enerji patlamalarına hazırlıklı olmalısınız. Yeni atılımların tam sırası işte..
MAYIS - Bu ay çevrelerinizce hünerlerinize ihtiyaç duyulacak ama eskiye nazaran biraz daha temkinli davranacaksınız. Karşılıksız kalan yardımlarınız sizlere yoğurdu üfleyerek yedirtmekte.
HAZİRAN -
Venüs burcunuzda misafir bu ay ikizler. Herşey olabilir bu saatten sonra... Ne olursa olsun kalplerinizin kıpır kıpır edeceklerinden emin olabilirsiniz.
TEMMUZ - Yaz mevsimi ilerlerken gönüllerinizin derinliklerinde kalmış bazı isteklerinize hayat kazandırmak için çabalayacaksınız. Bütçenize dikkat etmelisiniz yinede..
AĞUSTOS -
Venüs'ün haziran yoklamasında kalpleriniz boş kaldı ise işte bu ay tam onikiden vurulacaksınız ikizler.. Yaz bitişinde yeni yaşamlara geçebilirsiniz.
EYLÜL - Yeni sezona girerken kendinizi tüm kalbinizle değişim rüzgarlarında bulmak isteyeceğinizden bu ay hayatınızda çok şeyler değişebilir..
EKİM -
Geçen ayların aksine nispeten daha sakin bir ay sizleri beklemekte. Hobilerinize ağırlık vereceksiniz. Orijinal fikirlerinize sahip çıkın, yalnızca sizlere ait kalsınlar..
KASIM - Yıldızların şevkat dolu korumaları altında özellikle sosyal ilşkilerinizde başarılar ve takdirler sizleri beklemekteler. Diyaloglara gereken ihtimamları göstermekten sakınmayın..
ARALIK -
Ya mekanlarınızı değiştiriyorsunuz ya da aynı mekanları genişletmenin yollarını arıyorsunuz. Her halükarda evlerinizde değişimlerin ayındasınız. Hayırlısı olsun ikizler.

2006 VE İKİZLERİ TEMSİL EDEN TAROT KARTI
Yeni yıl kartınız İmparatoriçe Toprak Ana'yı temsil etmekte ve Venüs' ün en belirgin mesajcısıdır.. Aşk tanrıçası ve evrensel bereketin sembolü Venüs aracılığı ile enerji dolu dişiliğin ne demek olduğunu bu kart sayesinde anlamış olursunuz..Hislerinizi çekinmeden kullanmalı, haz vermek ve almayı, söylemesi kolay olsa da, bu yeni seneniz içerisinde becerebilmelisiniz. Stresli anlarınızda enerjilerin baş kaynağı Doğaya ve zenginliklerine dönmeyi unutmayın..

İSTERSENİZ SENENİZE PANORAMİK BİR BAKIŞ ATALIM İKİZLER
2006' da karşılaşacağınız son dakika gelişmelerine anında intibak etmeniz gerekecek ikizler. Eliniz herzaman kuvvetli olmayabilecek. O halde yaşamın sizlere sakladığı sürprizlere tedbirsiz yakalanmak istemiyorsanız son derece gerçekçi olmalısınız. Gelişimlerin şahı Üranüs' ün burçlarınızdan geçişleri sırasında radikal kararlar alabileceksiniz. Kronikleşmiş bağımlılıklar havalara uçabilecekler çünkü siz ikizler kim ne derse desin kesinlikle bağımsızlıkların insanlarısınız.. İşte böylesine fokur fokur kaynayacak ortamlarda ilerlemeye çalışacaksınız. Bu açıdan sinirlerinize hakim olmasını bilmeniz yararınıza elbette. Enerjilerinizi olumlu kullanırsanız altın gibi bir sene sizleri beklemekte ikizler.

YENGEÇ   (22 Haziran-22 Temmuz)
2006 YILINDA KEYİFLERİNİZ ÇAKIR OLACAKLAR

OCAK - Seneniz güzelliklerle başlamakta. Daha bu aydan itibaren mega avantajlı anlaşmaların baş aktörleri olacaksınız. Güvenlisiniz ve haliyle çevrelerinize güven aşılıyorsunuz.
ŞUBAT -
Uzun zamandır düşündüğünüz ortaklaşa bir proje çalışmasına hız vereceksiniz. Sevgilileriniz ile gerçekleştirmeyi hayal ettiğiniz fikirlerinize yakın çevrelerinizden destek de gelecek.
MART - Cesaretli kararlar sonucu hak ettiğiniz başarıları baharın bu ilk ayında gerçekten mutlulukla yaşayacaksınız yengeçler. NİSAN - Kreatif sanatlara yönelik heveslerinizin yükselişleri sonucu bu ay daha çok hobilere yoğunlaşacaksınız. İdealist ve yaratıcı yapınızın söz konusu isteklerdeki payını unutmayın.
MAYIS - Ani şekilde gündemlerinize düşecek fırsatların kıymetini bilirseniz mutlulukları aheste aheste içeceksiniz demektir.. Olaylara anında adaptasyon kabiliyetlerinizi akıllıca kullanın gerisine karışmayın.
HAZİRAN -
Bu ay harcamalarınıza frenleri basacaksınız. Erişmek istediğiniz emellerinizin adının gayrimenkul olduklarını ve açıklanan değerlerin az buz olmadıklarını belirtirsem bütçeleri neden kıstığınız ortaya çıkmakta yengeçler.
TEMMUZ - Eşlerinizle beklenmedik anlaşmazlıkların ayyuka çıkacakları bu ayda korkmadan meselelerin üstlerine gitmelisiniz. Tertemiz ortamlara yeniden kavuşmak istiyorsanız bir tavsiye sizlere, kulaklarınızı tıkamaya çalışmayın yengeçler..
AĞUSTOS -
Yapmaya mecbur kaldığınız bir görevinizi en kısa zamanda yerine getirmeniz istenecek yengeçler. Bazı gecikmelere yol açacak bu ani gelişmeyi fazla büyütmeden halletmeye bakın..
EYLÜL - Mesleklerinizde yeni mesuliyetler sizleri beklemekteler. Birşeyi sakın unutmayın yengeçler, ne olursa olsun herzaman diyaloğu tercih etmelisiniz.
EKİM -
Önünüze çıkan engellerin hepsini teker teker ezeceksiniz. Şanslarınızın devam ettikleri bu ay içerisinde rotaları sakın değiştirmeye kalkmayın. Doğru yoldasınız.
KASIM - Kışa tam yerleşmişken bariz bir duraklama dönemine girdiğinizin farkındasınız değilmi yengeçler.. Gelecek ay ufuklarınız açılacaklar.. Sabırlı olun..
ARALIK -
İşte gerçek veya virtüel yolculukların hareketli ve heyecan dolu ayına girmiş bulunmaktasınız. Yakınlarınızın sizleri gönülden izlemeleri ise olmazsa olmaz bir şart. Unutmayın.

2006 VE YENGEÇLERİ TEMSİL EDEN TAROT KARTI
Yeni yıl kartınız İmparator sizleri adım adım izleyecek. Bu kart akıl dolu hareketleri ve şanslı atılımları temsil etmektedir. Yaşamınızda edinmiş olduğunuz tecrübelere dayanarak yeni yılınızda sizlere sunulacak nimetlerden ve fırsatlardan faydalanmasını gayet güzel becereceksiniz.. Güçlü konuma sahip bir yakınınız veya meslektaşınızdan destek göreceksiniz..

İSTERSENİZ SENENİZE PANORAMİK BİR BAKIŞ ATALIM YENGEÇLER
2006 tam istediğiniz kıvamda heyecanları ayaklarınıza sereceğini söylersem yeni yılınızda yolunuzun açık olduğunu anladınız değilmi yengeçler.
Üranüs ve Jüpiter el ele vermişler sanki sizin için semalardan nimetlerini yağdırmaya yeminliler.. O halde kıpırdayın, orijinal fikirlerinize hayat kazandırmaktan sakın ola çekinmeyin.. Karizmalarınızın zirvelerde olacakları yeni yılda beni seven izlesin vazgeçilmez parolanız olacak. Projelerinizin temellerinin sağlam olduklarından eminseniz bu sene başaramayacağınız fazla birşeyin olmadığını bir yerlere yazın yengeçler. Zıt kişiliklere sahip olduğunuz aslan burcundan sevgilileriniz varsa yeni yıl boyunca birbirlerinizden vazgeçemeyeceksiniz.. Uğraşlarınız olumlu sonuçlanacaklar ve hedeflerinize haklı bir gururla erişeceksiniz. Güzel bir sene sizleri beklemekte yengeçler. Kıymetini bilin..

ASLAN   (23 Temmuz-22 Ağustos)
2006' DA SATÜRN İLE VENÜS' ÜN KÖŞE KAPMACALARI

OCAK - Olur olmaz herşeye sinirlenerek kükremelere devam ederseniz haliniz yaman aslanlar. Senenize başlarken bu kadar gergin olmanın ne anlamı var allah aşkına... Zamana zaman tanıyın, sabırlı ve itidallı olun.
ŞUBAT-
Nihayet sadede gelmektesiniz aslanlar. Yuvalarınızda epeydir arzuladığınız transformasyonların kıymetlerini ruhlarınıza getirecekleri rahatlıkları yaşadıkça anlayacaksınız.
MART - Kalplerinizin prenslerini veya prenseslerini attan düşmüşe benzetmekle elinize ne geçiyor acaba.. Geçmişten intikam almaksa maksat seçilen yollar yanlış. Er veya geç yine hüzünlere yelken açmakta olduğunuzun farkında(mı)sınız..
NİSAN -
Beklenmedik bir kopuş cereyan edecek aslanlar. Kalplerinizi kilitleyip yalnızca beyninizde kararını vereceğiniz bu kopuşlar aslında gizliden gizliye içlerinizi kemiren eski bir derdinize derman olacaklar.
MAYIS - Kılı kırk yarmanın sırası değil şimdi, ivedelikle Anka kuşu misali yeniden doğmalısınız aslanlar. Yaşadığınız acı tecrübelerin ışığında bunu gerçekleştirmeye çabalayın.. Hodri meydan deyin yaşamın getirdiği mücadelelere...
HAZİRAN -
Senenizin ilk yarısının en önemli ayına girmek üzeresiniz bunu bilin. Enerjilerin yükselişlerde olacakları bu ayda efsanevi irade gücünüzü kullanmanın tam zamanı işte aslanlar. Kendinizi heder etmeden, manevi güçlerinizi tüketmeden silkelenin artık..
TEMMUZ - Geçen ayın heyecan verici gelişmelerinden sonra şöyle bir oturup dinlenerek bilançolara geçseniz hiç de fena olmayacak. Bünyelerinize aşırı yüklenirseniz yeni sezona dizlerinizin üstünde girmeniz işten bile olmayacak..
AĞUSTOS -
Çocuklarınızla bilhassa bu ay oldukça gurur duyacaksınız. En sonunda kendinize acımasızca yüklediğiniz streslerin farkına varacağınızdan hayatta tek başınıza olmadığınızı da aniden farkedeceksiniz. Aklın yolu birdir derler ya aslanlar...
EYLÜL - Yüzleriniz gülmekte aslanlar. Buna birde gayrimenkul ile ilgili konularda kazançlı operasyon imkânları eklenince yüzlerinizde neredeyse güller açmaktalar denilebilir.. Miraslar bahis konusu olurlarsa yakın çevrelerinizle tartışmalardan kaçının.
EKİM -
Eylülden kalma bahar havası halen devam etmekte aslanlar. İşyerlerinizin yöneticileri olmak istiyorsanız işte ideal zamanlama diye buna denir. Vitesleri yükseltin.. Başarmalısınız aslanlar..
KASIM - Yeni bir yol çizilmekte sizlere ufuklardan. Geçmişin sararmış sayfalarını çevirmelisiniz. Eğer hazırsanız çarkıfelek yeni devri âlemler için sizleri beklemekte. Elinizi çabuk tutun.. Sinirlere boğulmadan..
ARALIK -
Senenizi havai fişekler eşliğinde uğurluyorsunuz çünkü tüm sene boyunca geçtiğiniz cenderelere rağmen eski aslanlar değilsiniz artık.. Yaşamın en güzel yanı da bu işte, bazen kendimize rağmen de olsa, gideceğimiz yerlere er veya geç bizleri ulaştırır..

2006 VE ASLANLARI TEMSİL EDEN TAROT KARTI
Yeni yılınızı en iyi temsil eden tarot kartınız Güç ruhun maddenin üstünde gerçekleşecek yeni bir zaferini müjdelemektedir. İllüzyonlarla bezenmiş geçmişe sünger çekerek artık uyumluluğa, disipline ve kendinizle yüz yüze gelmenin cesaretlerine sığınarak yeni yılınıza oturup kalkıp şükretmelisiniz ve edeceksiniz de aslanlar..

İSTERSENİZ SENENİZE PANORAMİK BİR BAKIŞ ATALIM ASLANLAR
Kolları ciddiyetle sıvamanızın zamanının geldiğini ilk aylardan itibaren hissedeceksiniz aslanlar.. Düşe kalka idâme etmeye çalıştığınız yaşamlarınız için gereken düzenlemeler ve devrimlerle 2006 yılı huzurlarınızda.. Geçmişte yaşadıklarınızı yeniden ama son defa olarak düşünün. Nerelerde hatalarınızın olduklarını yazın bir yerlere, affola ama dik kafalılıkların mevsimleri geçmiştir dostlar. Yeni yılda mazoşist davranışlarla kaldırabileceğinizden fazla sorumluluğu yüklenmek alışkanlıklarından kişiliklerinizi artık arındırmalısınız.. Kendi kendinize masal anlatmaktan vazgeçerek Jüpiter' in sizlere sunacağı fırsatlardan terreddütlere garkolmadan anında istifade etmelisiniz.
Eğer bunu başarabilirseniz 2006 yılına uzun süre minnettar kalacağınızdan şüpheniz olmasın.. Yücelmeye niyetliyseniz çarkıfelek kapıda sizleri beklemekte aslanlar.

BAŞAK   (23 Ağustos-22 Eylül)
2006 VE ENERJİ DOLU YAŞAMLARA SELAMLAR OCAK - Yeni yılınıza enerjilerle dolu dolu başlayacaksınız. Profesyonel çalışmalarınıza hız verecek yeni projelere yöneleceksiniz. Venüs sizleri şevkatle kollamakta. Gönlünüzü hayli zamandır mekan edinen bir dileğiniz varsa gerçekleşmek üzere başaklar.
ŞUBAT -
Aşkların, güzelliklerin, sıcacık duyguların kraliçesi Venüs bu ay boyunca da sizlerle. Geçmişe takılı kalarak patinaj yapmanın sırası değil başaklar. Sevgilere tüm benliğinizle bir an evvel uzanmaktan çekinmeyin.
MART - Mesleklerinizde elde edeceğiniz başarıların keyiflerini sürerken aynı mutlulukları sevgililerinizle paylaşamamanın ezikliklerini kalplerinizde hissedeceksiniz. Terazinin dengelerini ayarlamaya gayret etmelisiniz. Streslerde boğulmanızı istemiyorsanız toleranslı olmaya çalışın.
NİSAN -
Of başaklar of... Gül gibi bir ay huzurlarınızda ama sizler nerelerdesiniz allah aşkına.. Şanslar vagonlarla dolu dolu gelmekte neredeyse. Ailelerinize sıkı sıkı sarılın başaklar çünkü huzurlarınız onlardan gelecekler.
MAYIS - Güçler ve şanslar kervanı burcunuzda ikamet etmeye kesinlikle kararlı başaklar. Sanki her dokunduğunuz altına dönüşecek inanın.. Şuuraltlarınızdan kaynaklanan suçluluk duygularına veya mutluluğu hak etmediğiniz reflekslerine el sallamanın işte altın fırsatı. Siz bilirsiniz artık..
HAZİRAN -
Fırsatçı olmaktan korkmayın ve kıskanılsanız bile hareketlenin, çoşun başaklar. İçinizden fışkıran enerjilere sınır tanımayın.Tatil yörelerinde bulunacaklarınız kelimenin tam anlamı ile yeniden doğacaksınız. Huzurlu bir ay sizleri beklemekte.
TEMMUZ - Geçen ayın güzelliklerinin bu ay içerisinde de devam edeceklerinden emin olabilirsiniz. Üstelik disiplinle izleyeceğiniz terapiler ve katılacağınız stajların sonucu geçmişten cevapsız kalan bir çok sorularınızın anahtarlarını bulacaksınız..
AĞUSTOS -
Yelkenleri indirin ve kendinizi yalnız kendinizi düşünün bu ay başaklar. Gelecek ayların yaratacakları koşuşturmalar ve heyecanlardan evvel hobilerinizi doyasıya yaşamaktan başka bir meşguliyetiniz olmasın..
EYLÜL - Maddi konularda son derece kârlı çıkacağınız operasyonların ayındasınız. Olası borçlarınızı ödeyebilecek ve böylece onların manevi yüklerinden kurtulacaksınız. Ayrıca yeni sezona girerken kısmetlerinizin açılmak üzere olduklarını hissetmeniz çoşkularınızı bir kat daha arttıracaklar.
EKİM -
Bu ay altıncı hislerinize konsantre olmaktan sakınmayın başaklar. Fısıldayacakları mesajların önemlerini sonra anlayacaksınız. Kararlarınızı verirken cesaret dolu olun. Zamanı gelince yukarılardan sizleri koruyan manevi gücün varlığına inanacaksınız.
KASIM - Yakın çevrelerinizden alacağınız desteklerle ve dolup taşan heveslerinizin sayesinde yeni bir projenize odaklanacaksınız. Son derece başarılı olacaksınız. Güven verici davranışlarınızın bu kişisel başarılarınızda ki payları inkâr edilemez.
ARALIK -
Yabancı ülkelerle ilgili ticari ilişkiler ve planlanacak yolculuklar senenizin son ayında gündemlerinize oturacaklar. Uzun vadeye dayalı bu perspektifler yaşamınıza arzuladığınız renkleri getirecekler.

2006 VE BAŞAKLARI TEMSİL EDEN TAROT KARTI
Yeni yılınızın tarot kartı Yıldızlar gelecek aylarda yaşayacağınız mutluluklar ve manevi yücelişlerin ön habercisi olarak burçlarınızda başaklar. Memnunsunuz ve bunun olumlu etkileri yaşamlarınızın her safhasında görülecek. Cesaret ve özgüven başarıları getirecekler. Sevgiler geçmişte yaşanan hayal kırıklıklarına merhem olacaklar.

İSTERSENİZ SENENİZE PANORAMİK BİR BAKIŞ ATALIM BAŞAKLAR
Geçen sene gerçekleştirmek istediğiniz hayalleriniz sizleri epey uğraştırmışlardı. Sevgili başaklar bu sene yıldızlar bereketlerini limitsiz yağdıracaklar. Yapmanız gereken en önemli şey sizlere sunulacak fırsatları heba etmeden kullanmanız olacağından payınıza düşen çabaları asla küçümsemeye kalkışmamalısınız. Geçmişinizden miras olumsuzlukları sırtlarınızda taşımaktan vazgeçmeye son derece kararlısınız. Bir an gelecek karşılaşacağınız düzenlerin hantallıklarına, kemikleşmiş davranış ve prensiplere baş kaldıracak, isyanlar edeceksiniz. Bu sene bağımsızlıklarınıza gerçekten düşkün olacaksınız başaklar. Yeni yılınızda tabiri caizse kanatlanarak daha özgür yaşamlara doğru uçacaksınız. Streslerinizin varlıkları sizlere sanki bir doping etkisi yapsalar bile aşırıya kaçmamaya dikkat etmelisiniz başaklar. Böylesine güzelim ve bereket dolu gelen 2006 yılını es geçmeye hakkınız yok unutmayın.

Nurettin Özdemir
nozdemir@kahveciyiz.biz


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
4 Kahveci oy vermiş.

 

Yukarı

 

 Milenyumun Mandalı : Sait Haşmetoğlu


Milenyumun Mandalı

Editör'den Önemli Not:Sevgili Sait Haşmetoğlu'nun e-romanı görsel öğelerle süslendiğinden, aşağıdaki adresten tek tıklamayla zevkle okuyabilirsiniz. Üşenmeyin... Tıklayın... Ayrıca bugünden itibaren duygu ve görüşlerinizi yorum olarak yazabilirsiniz.
http://www.kmarsiv.com/xfiles/mandal_1.asp

Devamı yok. BİTTİ

hasmetoglu@kahveciyiz.biz

Bu romanı arkadaşına önermek ister misin?

Rating: 8,588,588,588,588,588,588,588,588,58
              444 Kahveci oy vermiş.
58261 Yorum var. Yorum Yaz / Oku

Yukarı

 

 Dost Meclisi



Fotoğraf : Gülendam Z.Oğuz

<#><#><#><#><#><#><#>

Kahve Molası, siz sevgili kahvecilerden gelen yazılarla hayat bulmaktadır.
Her kahveci aynı zamanda bir yazar adayıdır.
Yolladığınız her özgün yazı olanaklar ölçüsünde değerlendirilecektir.
Gecikme nedeniyle umutsuzluğa kapılmaya gerek yoktur:-))
Kahve Molası bugün 4.731 kahvecinin posta kutusuna ulaşmıştır.

Yukarı

 

 Tadımlık Şiirler


DOLMA ŞEKERİ

Benden iyi mi
bilirsin;
Şakağında
Zapt olmayan tere
Kalbini sürten
Elmacıyı?

Ya da şekerciyi;
Sol gözü ufukla
Birlik hani…
Sen kopar üç parça ekşi
Ve sür sonra
Kıpkızaran elmacının
Rengini
Şiresine.

?
Elmalı şeker mi
Oldu?
Bilmem.
Sen
benden
Daha iyi bilirsin

Nihat ÇAPAR

Yukarı

 

 Biraz Gülümseyin




Çizen: Hüseyin Alparslan

Yukarı

 

 Kıraathane Panosu


Yukarı

 

Akın Ceylan

 İşe Yarar Kısayollar


  Şef Garson : Akın Ceylan

...Bir anket yaptığınızda şu veya bu soruyu sormuş olmanız karşıdaki insanı düşündürerek onu değiştirebilir. Onu yayınladığınızda bütün toplumu etkileyebilirsiniz, ön yargı yaratabilirsiniz, seçim sonuçları da etkileyebilirsiniz. Fizikçilerden farklı olarak özne ve nesne neredeyse birbiriyle özdeş olma durumundadır. İster birey olarak ister toplum olarak kendi kendimizi... http://www.ibnistan.net/index.html kısa yolunda reddetmemize rağmen hala içiçe yaşadığımız bir olguyu belki de yeniden keşfedeceksiniz. Onlara acımanız değil ama var olduklarını kabul etmeniz gerektiğini düşünüyorum.

Forumlardan hoşlanırmısınız? http://taci.tirsak.com/ kısayolunda kendi çapında küçük oluşum bir forum mevcut. Aslında ana sayfa tıklandığında web sayfasının niteliğini daha da iyi anlıyorsunuz. Tekdüze forumlardan hoşlanmayanlara tavsiye edilir.

Evinizde her an bilgisayarınızı kurcalayabilecek 7 yaşlarında bir çocuğunuz ya da akrabanız var ise, bilgisayarınızın masa üstüne ekleyebileceğiniz en güzel kısayol http://www.afacancocuk.com olacaktır. Özellikle oyun sayfasını tavsiye edebilirim. ufaklığı bir süre için bile olsa oyalayacaktır.

Diyelim ki bu web sayfası çocuğu ikna etmeye yetmedi işte size daha kapsamlı ve bol oyunlu bir site daha http://www.cartoonnetwork.com/games/index.html Bu kısayolları verdim ama uyarmalıyım. Bilgisayarınızı oyunsever afacanların elinden kurtaramayabilirsiniz. Ya da siz en iyisi mi kendiniz oynayın bu oyunları.

KAHVE MOLASI DERGiSiNi ON-LINE SATIN ALABiLiRSiNiZDergimizi ve fincanlarımızı On-Line satın alabileceğiniz bir adres. Weblebi.com'dan ürünlerimizi indirimli ve/veya taksitli olarak almanız mümkün.
http://www.weblebi.com/Default.aspx?Pt=32&Did=TAEZF9ohYPyGkqxpFCS-1A&Sid=1

Yukarı

 

 Damak tadınıza uygun kahveler


Opera 8.5 [3.7 MB] Windows Bedava
http://www.opera.com/
Hep duyuyordum ama bir türlü deneyememiştim. Geçenlerde fırsat buldum. Çok iyi düşünülmüş ve dizayn edilmiş bir tarayıcı, eposta programı ve dahası. IE'nin ağırlığından, bazen takılıp kalmasından şikayetçiyseniz, hemen tüm IE özelliklerini taşıyan ama üstüne pekçok kullanışlı özellik ekleyen ve en önemlisi Winodows'u yorup hantallaştırmayan bir alternatif arıyorsanız, hemen yükleyip deneyin. Bana duacı olacaksınız.

Yukarı





Arkadaşlarınıza önerir misiniz?

Yazılarınızı buradan yollayabilirsiniz!



SON BASKI (HTML)

KAHVE YANINDA DERGi

Hoşgeldiniz
Arşivimiz
Yazarlarımız
Manilerimiz
E-Kart Servisi
Sizden Yorumlar
KÜTÜPHANE
SANAT GALERiSi
Medya
İletişim
Reklam
Gizlilik İlkeleri
Kim Bu Editör?
SON BASKI (HTML)
YILDIZ FALI
DÜNÜN
ŞARKILARI





ÖZEL DOSYALAR

ATA'MA MEKTUBUM VAR
Milenyumun Mandalı
Café d'Istanbul
KIRKYAMA
KIRK1YAMA
KIRK2YAMA
KIRK3YAMA
ZAVALLI BİR YOKOLUŞ
11 EYLÜL'ÜN İÇYÜZÜ
Teröre Lanet!
Kek Tarifleri
Gezi Yazıları
Google
Web KM













Fincan almak ister misiniz?
http://kmarsiv.com/sayilar/20051219.asp
ISSN: 1303-8923
19 Aralık 2005 - ©2002/05-kmarsiv.com
istanbullife.com