 |
 |
|
10 Aralık 2007 - Fincanın İçindekiler |
|
Editör'den : Sizi gidi terbiyesizler!.. |
İyi haftalar,
Güzel bir hafta sonuydu. Şimdi burada top çevirmeye gerek yok. Bir derbiyi daha arzu ettiğimiz gibi sonuçlandırdığımız için biz mutluyuz. Üzülen dostlara da geçmiş olsun demekten başka birşey gelmiyor elimizden üzgünüz. Ama asıl güzel olan, tüm yüksek tansiyona rağmen, kavgasız gürültüsüz bir maç olmasıydı. Az önce Fox TV'de izledim, olay diye, tribünden edilen küfürlerlee birkaç kendini bilmezin tuvalet camlarını kırış görüntülerini yayınladılar. Bunu hoş görmek mümkün değil ama bunlar eskileriyle kıyasladığında hiç denilebilecek şeyler. Bu işe de en çok sevinenler, aynacılarla kapı tamircileri olsa gerek. Verdikleri en ufak zararın bile faturasının kesilip karşı takımdan tahsil edildiğini bilenler bilmeyenlere öğretmeli sanırım. Ama işte bu futbol öyle bir şey ki, statta insanı insanlıktan çıkarabiliyor. Herşeye rağmen bu derbinin olaysız seyirler için bir başlangıç olmasını diliyorum. Tabi ki her zaman galip gelmek kaydıyla!..
Küfüre gelince, onu zaten koyun bir kenara. Hangimiz küfretmiyoruz ki? Sporu bıraktığımdan beri benim saham direksiyon başı mesela. Sürüş zevkimi sövüş zevkimle birleştirdiğimde ortaya gayet ince bir otomobil dizaynı çıkıyor ki sormayın. İşte itiraf ettim, ben direksiyon başı hırtıyım. Beni dikiz aynanızda gördüğünüzde bulaşmamanızı rica ederim. Bugüne kadar sağa çekip inmişliğim olduysa da kafa kırmışlığım yok ama bu olmayacağı anlamına hiç gelmez, uyarırım. Zaten bir sonraki seçimlerde Meclis'e kapağı atmayı ve stajımı orada sürdürmeyi düşlüyorum efendim. Dün vekiller arası yapılan söz düellosunu okuyunca, "Benim neyim eksik?" diye sorasım geldi ve meclis hayalime bir adım daha yaklaştığımı hissettim. Ancak size şuradan söz veririm ki, kesinlikle " Önce siz adam olun hıyarlar." cümlesini sarfedenlerin arasında değil, daha yaratıcı bir partinin sıralarında olacağım. Örneğin "Sizi gidi terbiyesizler." diyicilerin arasında adım geçebilir, kısmet!.. Kalın sağlıcakla.
Bir sonraki sayıda buluşuncaya kadar bulunduğunuz yerden bir adım öne çıkın. Sevgiyle...
Cem Özbatur
|
Sen ne bilirsin?
Sen ne bilirsin, üniversitemi bittirdin?
Kaç diploman var ki?
Eğitim düzeyin ne?
Sanattan anlar mısın?
Ben, doğduğum ve büyüdüğüm köyde, geri kalmamak adına, yakılmak için toplanan gazete parçalarını okuyarak okumayı sevdiğimi bilirim.
Ben dikiş paralarıyla, zar zor liseye gitmemi sağlayan anneme, içinde parmaklarımın sızladığı ayakkabılarımın yırtık olduğunu söylemeye dilimin varmadığını bilirim.
Ben genç kızlığında özenerek bir kerecik sürdüğüm rujun, ağbimin şamarıyla dudağımda kan kırmızısına döndüğünü bilirim.
Ben gelin geldiğim yerde,(avrupadadır bu yer)köyden gelmişliğin ezikliğiyle yıkmaya çalışanlara, bilgim ve asaletimle dimdik kalmanın sanat olduğunu bilirim.
Ben duymayan kulağıma, gözlerimi ortak ederek, dudaktan okumanın sanat olduğuna inanırım. Ve yürek kulağımla tüm duyduğunu iddia edenlere meydan okurum.
Ben anne olmak için, emek verilmesi gerektiğine inanırım. Çocukları içinse bir annenin bir dünya olması gerektiğine.
Ben sevdam için gerekirse kendimden vazgeçmesini bilirim.
Ben, insanın kendisini, altın günlerinde, t.v dizilerinde, gösterişli davet yemeklerinde, vur patlasın çal oynasın düğünlerinde yetiştiremeyeceğini de bilirim. Bilirim de, ben kimim ki? Üniversite mi bittirdim sizler gibi. Gittiğim seminerler, aldığım eğitimler, katıldığım kurslar diploma mı sayılır ki? Benim eğitim düzeyim, sizin altın günlerinizde kazandığınız altınlara ve kaç dedikodu ettiğinizin hesabına yetmez ki. Sanattan anlar mıyım bilmem ama, insanları sevmek, duyarlı olmak ve yazdıklarımı yaşamış olmak, yaşadıklarımı kaleme almak ve dostlarla paylaşmak ta sanattır kanaatimce...
Saygılarımla.
Beyhan Ada
Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?
 Yazdırmak için tıklayınız.
|
 |
Kahveci : Mete Çağdaş
ALLAH'IN İŞİNE KARIŞMASIN !.. |
|
Dikkatlerden kaçan bir şey oldu geçenlerde !..
Yargıtay, " Eşe beddua etmek, boşanma gerekçesidir " kararı çıkarttı.
Hukukun üstünlüğü elbette tartışılmaz...
Fakat, beddua inancı "Din bilgisi" olgusu olarak ele alınırsa,
böyle kararları, Çeçenya'da şeriat mahkemeleri olan " Yüksek islam mahkemesi" gibi mahkemelerin alması gerekmiyor mu?
Yani demokratik hukuk devletinde yerel mahkeme kararlarının " Doğru" ya da " Yanlış" larını düzelten, ülkenin en büyük mahkemesi Yargıtay; Beddua'nın ne kadar geçerli "suç unsuru " olup olmadığına karar verebilmiş merak ediyorum.Şimdi birileri yargıtay kararı eleştirilir mi diye düşünebilir veya karşı çıkabilir!..
Ben buna yargıtay 4.hukuk dairesinin bir kararı ile dip not düşmek istiyorum:
"Eleştirilen bir yargı kararı da olabilir. Yargı kararları eleştirilemez diye bir kural yoktur. Demokratik bir toplumda ve hukukun üstünlüğünü kabul eden bir devlette, hiçbir kurum ve kişi eleştiri dışında kalamaz, yeter ki, bu eleştiri yapılırken özle biçim arasındaki denge korunmuş olsun ve eleştiride kamu yararı öncelikle göz önünde tutulmuş bulunsun. Nitekim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bir kararında, 'mahkemelerin bir boşlukta çalışmadığı kabul gören bir olgudur, mahkemeler uyuşmazlıkların çözülmesi için birer forum işlevi görmekte ise de... Uyuşmazlık konusu olayların başka yerlerde tartışılmayacağı sonucu çıkarılamaz. Ayrıca kitle yayın organları yargının düzgün işleyişinin gereklerinin belirlediği sınırları aşmamak suretiyle kamu yararını ilgilendiren, başka alanlarda olduğu gibi mahkemelerin, gördüğü davalar konusunda da bilgi vermek ve fikirleri yaymak görevleridir. Sadece medyanın bu tür bilgi ve fikir yayma görevi yoktur. Halkın da bunlara ulaşma hakkı vardır' biçimindeki ilkeleri belirlenmiştir."
Evet.Yargıtay'ın " Eşe beddua etmek,boşanma gerekçesidir" kararı,bu tür bilgi alma ve fikri yayma hakkı olan beni yeterince etkilemiştir.
Aslında " Beddua nedir? " yaşamda " etkisi ne ile sınırlıdır?"
Sanırım bunun hukuki cevabını bir "din bilgini" vermeli diye düşünüyorum.
Sonuçta o beddua tutmayabilir de!.. Çünkü,beddua bildiğim kadarıyla Allah (c.c) kararıyla bağlantılı...
Yani yüce rab kabul buyurur, ya da buyurmaz!..
Şeriat hükümlü kararlara benzer kararların , demokratik ve laik hukuk devletinde en yüksek mahkeme tarafından verilmesini düşündürücü ve tartışmalı buluyorum.
Örneğin, ben bildim bileli Anam kızdığında babama hep " Bugün geberirsin inşallah " diye beddua ederdi.
Babam rahmetli olduğunda ise 84 yaşında ve 60 yıllık evlilerdi...
Yani bu 60 yıllık birlikteliğin sanırım son yirmi yılı beddua ile geçti
ve babam beddua nedeniyle hiç çarpılmadı ben ve kardeşlerim bunun canlı tanıklarıyız.
Şimdi o boşanma nedeni olan bedduanın da tutup tutmayacağı ne malum???
Diyelim ki tuttu!... Be kez karşı taraf " bana beddua etti onun için ağaçtan düştüm ve bu yüzden sakat kaldım" diyerek, maddi manevi tazminat davası açarsa yerel mahkeme de bunu onaylarsa, yargıtay nasıl bir karar verir şimdi iyice merak sardı beni...
Onun için "kimse Allah'ın işine karışmasa iyi olur !.." diye de düşünüyorum vallahi!..
Mete Çağdaş
mettecagdas@hotmail.com
Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?
Yazdırmak için tıklayınız.
|
 |
Kahveci : M.Nihat Malkoç
TRABZON LİSESİ'NDE RUSYA HALK DANSLARI ŞÖLENİ |
|
Rusya'yla Türkiye, tarihî ilişkileri yüzyıllar ötesine uzanan iki büyük devlettir. Ruslarla ilişkilerimiz her dönemde üst düzeyde olmuştur. Bilindiği gibi devletlerarası ilişkilerde duygusallığa yer yoktur. Her devlet uluslararası ilişkilerde duyguyu değil, mantığı esas alır. Bu doğal bir yaklaşımdır. Mantık da her devletin kendi çıkarlarının ön planda olması gerektiğini söyler. Türkiye-Rusya ilişkilerine de bu pencereden bakmak gerekir.
Türkiye'yle Rusya arasında ekonomik, ticarî ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesi çerçevesinde yapılan anlaşmaların sayısı hiç de az değildir. Son yıllarda bu iki ülke arasındaki ticaret hacmi de geçmişe nazaran çok artmıştır. Bu yakınlık yeni ilişkileri ve dostlukları beraberinde getirmiştir. SSCB'nin dağılmasından sonra ortaya çıkan yeni görüntü, pek çok şeyin değiştiğini gösteriyordu. Nitekim öyle de olmuştur. Rusya, tarihî bir değişim ve dönüşüm neticesinde dünyaya yepyeni bir siyasî şekil vermiştir. Bu değişim neticesinde yeni devletler tarih sahnesine çıkmıştır. Türk Cumhuriyetleri bağımsızlıklarını ilan etmiştir.
Rusya'nın yeniden yapılanması çerçevesinde Türk-Rus ilişkilerinde Trabzon'umuzun konumu da apayrı bir önem kazanmıştır. Sınır kapıları karşılıklı olarak açılmış, insanlar gidip gelmeye başlamıştır. Öncelikle bavul ticareti yapılmıştır. Trabzon'da Rus Pazarı kurulmuş, Bağımsız Devletler Topluluğu'ndan getirilen mallar burada satışa sunulmuştur. Yine bu değişim sürecinde Rusya Trabzon'a ne kadar çok değer verdiğini göstererek bu şehre başkonsolosluk açmıştır. Bugün bu başkonsolosluk Türkiye ile Rusya arasında önemli bir köprü vazifesi görmektedir. Bu köprü; kültürü de, ticareti de, siyaseti de birbirine bağlamaktadır. Artık Türkiye ile Rusya arasındaki önyargılar en az düzeye inmiştir.
Trabzon'da bunu gösteren gelişmeler yaşanıyor. Rusya Federasyonu Trabzon Başkonsolosluğu'nun ve Trabzon Valiliği'nin Türkiye'de Rusya Kültür Yılı nedeniyle ortaklaşa düzenledikleri "Krasnodar-Trabzon Arasındaki Kültürel İlişkilerin Geliştirilmesi" etkinlikleri Trabzon'da başladı. İlk gün etkinlikleri çerçevesinde Kuban Kazakları Şarkı ve Oyun Çocuk Topluluğu Trabzon Lisesi'ne geldi. Rus dansçılar okul girişinde kalabalık bir öğrenci ve öğretmen topluluğu tarafından çiçeklerle karşılandı. Öğle yemeğini okulda yiyen topluluk elemanları, gördükleri büyük sevgi ve ilgi karşısında şaşkınlıklarını gizleyemediler.
Türk-Rus dostluğu çerçevesinde 05 Aralık Çarşamba günü Trabzon Lisesi Mehmet Ali Yılmaz Konferans Salonu'nda Trabzon Valisi Nuri Okutan'ın da katıldığı, Rusya'dan gelen halk dansları topluluklarının renklendirdiği güzel bir eğlence programı düzenlendi. Programın sunuculuğunu Trabzon Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Eyüp Köse yaptı. Trabzon Lisesi öğrencilerinin salonu tıka basa doldurduğu program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'yla başladı. Daha sonra Rusya Federasyonu Marşı ile Kuban Eyalet Marşı okundu. Rusya yetkililerinin yaptığı konuşmanın ardından Trabzon Valisi Nuri Okutan, Rus misafirlere kısa bir hoş geldiniz konuşması yaptı. Onları Trabzon'da görmekten duyduğu sevinci dile getirdi.
Kalabalık bir basın grubunun da takip ettiği program, Trabzon Fatih İlköğretim Okulu Folklor ekibinin ayakta alkışlanan yöresel oyunuyla başladı. Minik öğrenciler hünerlerini gösterdiler. Ardından salonu ağzına kadar dolduran seyirciler "Kuban Kazakları Şarkı ve Oyun Çocuk Topluluğu"nun güzel bir gösterisini seyretti. Rus kültür adamları Trabzon Valisi Nuri Oktan'a çeşitli yöresel hediyeler sundular. Tuz ve ekmek verdiler. Trabzon Valisi Okutan da onlara bir buket çiçekle karşılık verdi. Çok güzel ve eğlenceli dakikalar yaşandı.
Kin ve nefret politikalarına inat; sevgi ve hoşgörü kültürünün barış ve dostluğun çok önemli bir aracı olabileceği tüm çıplaklığıyla bir kez daha görüldü. Barış sermayesini hoyratça harcayanların yanlış bir yolda olduğu bir defa daha ortaya çıktı. Bu karşılıklı sevgi ve hoşgörü gösterileri, halkların yüreklerinde besleyip büyüttükleri sevgilerinin bütün meseleleri aşacak kudrette olduğunu gösterdi. Rusya'nın Trabzon Başkonsolosluğunun gayretleriyle gerçekleştirilen dostluk ve sanat günleri birkaç gün daha devam edecek.
M.Nihat Malkoç
mnm61mnm@hotmail.com
Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?
Yazdırmak için tıklayınız.
|
 |
YILDIZINIZ KIPIR KIPIR, YA SİZ?
Ailenizin Yıldız Falcısı : Nurettin Özdemir |
|
 KOÇ (21 Mart-20 Nisan)
İşyerlerinizde ve ilişkilerinizde diyaloglarda kesintilerin vuku bulacakları inişli çıkışlı bir haftaya girmektesiniz sevgili koçlar. Bunun etkilerini morallerinizin dalgalanmalarında da hissedeceksiniz. Bu arada banka hesapları ve kredi geri ödemelerinde dikkatli olmalısınız.
Haftanızın tılsımı ise 2 .
 BOĞA (21 Nisan-20 Mayıs)
Kalplerinizin incineceği gelecek günlerde kendinizi sakın bu geçici dalgalanmalara kaptırmayın sevgili boğalar. Aksine son derece sabırlı ve anlayışlı olmalısınız. Gecikmelerin hayırımıza olacaklarını bilhassa unutmadan değişik yolları denemeliyiz. Yaşam bazen bunu gerektirebiliyor.
Haftanızın tılsımı ise 9 .
 İKİZLER (21 Mayıs-21 Haziran)
Geçmişteki hatalarınız önem verdiğiniz bir projenin gerçekleşmesini yavaşlattılar. Gerçekleri hiçbir mazerete sığınmadan kabul ederseniz çok şeylerin değişeceklerini günden güne göreceksiniz. Bu hafta sizlere yeni bir şans sunulacak sevgili ikizler. Yeni kapıların açılacaklarını söyleyebilirim..
Haftanızın tılsımı ise 16 .
 YENGEÇ (22 Haziran-22 Temmuz)
Resmi yazışmalarda beklediğiniz sonuçların lehinize olacakları güzelim bir haftaya girmektesiniz sevgili yengeçler. Tanıdık ortamlarda yeni tanışmalar kalplerinizi şenlendirecekler. İnanın yengeçler yeni haftanız sizlere sıcacık ortamlarda güzel anlar geçirmenize vesile olacak. Pek sevileceksiniz üstelik..
Haftanızın tılsımı ise 7 .
 ASLAN (23 Temmuz-22 Ağustos)
Bağımsızlığınızı seçme hürriyetiniz hiç bu kadar açık bir şekilde elinizde olmamıştı sevgili aslanlar. Ne demek istediğimi gayet iyi anladınız değilmi.. Sosyal ve özel yaşamlarınızda artık bir dönüşüm noktasındasınız. Yeterince düşünüp taşındınızda üstelik. Bu haftadan başlayın ve artık o düşünceleri pratiğe dökün.
Haftanızın tılsımı ise 6 .
 BAŞAK (23 Ağustos-22 Eylül)
Uzaklarda yaşayan bir dostunuzdan sevinçli haberler alacaksınız sevgili başaklar. Belkide yabancı ülkelere gitmek için hazırlıklarda bulunacaksınız. Ruhi güzelliklerinize eş değerde sevdiklerinizle sıcacık anlar sizleri beklemekte. Finanslarınız ise sağlam yani yolunuz açık..
Haftanızın tılsımı ise 19 .
 TERAZİ (23 Eylül-22 Ekim)
Herşey aniden hızlanacak. Şimdiye dek yaptığınız planların gerçekleşmeye başlayacaklarını sevinçle göreceksiniz sevgili teraziler. Sevdiklerinizle aynı yolda yürümeye bilhassa özen gösterin. Para konusunda hakkettiğiniz kazançların sizlerin yanında olacaklarını şimdiden söyleyebilirim.
Haftanızın tılsımı ise 17 .
 AKREP (23 Ekim-22 Kasım)
Adres veya ev değişikliğimi desem yoksa uzaklarda oturan bir yakınınızla ilgili önemli haberleşmelermi yani nasıl olursa olsun yeni haftanız epey hareketli geçecek sevgili akrepler. Bu arada yolculuk olasılıklarının yükseklerde seyredecekleri kesin. Mevsim rahatsızlıklarına karşı tedbirli olun.
Haftanızın tılsımı ise 10 .
 YAY (23 Kasım-20 Aralık)
Yeni atılımların dinamik yaylarısınız bu hafta. Hatta beklenmedik gelişimlere açık durursanız hayallerini kurduğunuz bir takım emellerinize ulaşmanız işten bile olmayacaktır. Objektiflerinize sımsıkı sarılın çünkü haftanız sizleri şenlendirmeye kararlı..
Haftanızın tılsımı ise 1 .
 OĞLAK (21 Aralık-19 Ocak)
Gün geçtikçe daha iyiye doğru ilerlemektesiniz sevgili oğlaklar. Yavaş yavaş ta olsa aydınlığa çıkmaktasınız. Bundan sonra herşey size bağlı. Artık geçerliliğini yitirmiş kızgınlıklara, husumetlere, ruhunuzun derinliklerinden kaynaklanan dalgalanmalara geçiş tanımamalısınız.
Haftanızın tılsımı ise 8 .
 KOVA (20 Ocak-18 Şubat)
Yeni haftanızda bazı iplerin kopacaklarını göreceksiniz sevgili kovalar. Zor gelse de bunu kabullenmeniz gerekmekte unutmayın. Oluşumlara kendinizi aşırı kaptırarak önemli kararları es geçmeyin. Tranzit geçişlerin haftasındasınız kesinlikle ileriye bakmalısınız.
Haftanızın tılsımı ise 15.
 BALIK (19 Şubat-20 Mart)
Gerçekten şans dolu bir haftaya girmektesiniz sevgili balıklar. Yeni ayın sizlere getirmekte olduğu nimetleri aslında çoktan hakkettiniz. Rüyalarınız ile gerçekler arasındaki sınırların gittikçe inceleceklerini göreceksiniz. Çok şeyler değişmekte balıklar. 2008' in ilk sinyalleri bunlar.
Haftanızın tılsımı ise 22.
Nurettin Özdemir
nozdemir@kahveciyiz.biz
Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?
Yazdırmak için tıklayınız.
|
<#><#><#><#><#><#><#>
Kahve Molası, siz sevgili kahvecilerden gelen yazılarla hayat bulmaktadır.
Her kahveci aynı zamanda bir yazar adayıdır.
Yolladığınız her özgün yazı olanaklar ölçüsünde değerlendirilecektir.
Gecikme nedeniyle umutsuzluğa kapılmaya gerek yoktur:-))
Kahve Molası bugün 4.800 kahvecinin posta kutusuna ulaşmıştır. |
İKİMİZ
Bir elmanın iki yarısı gibiyiz…
Sen balık, ben deniz.
Sen baklava ben ceviz.
Sen anahtar, ben kilit .
Birbirinden ayrılmaz,
Etle tırnak gibiyiz…
Meltem Albayrak
Yazdırmak için tıklayınız.
|
SUDOKU bir mantık bulmacası. "Suji wa dokushinsha ni kagiru" nın kısaltılmış hali, "Sadece tek sayıya izin var." diye tercüme edilebilir.
Kuralı çok basit. Her boş kareyi 1'den 9'a kadar bir rakamla doldurmak zorundasınız. Ama karelere yazılacak rakamları öyle ayarlayacaksınız ki, her satırda, her sütunda ve 3 x 3 kareden oluşan her blokta 1'den 9'a kadar bütün rakamları kullanacaksınız.
Gitmek için tıklayın.
Kolay gelsin.
Yazdırmak için tıklayınız.
|
ben.sen.o@kahveciyiz.com
Böyle bir adresiniz olsun ve Google rahatlığıyla kullanayım diyorsanız, adınızı soyadınızı ve kullanmak istediğiniz kullanıcı adını editor@kmarsiv.com adresine yollayın. Hemen alıp 5 GB kapasite ile kullanmaya başlayın. Neye benzediğini gmail.com adresi kullanan arkadaşlarınıza danışabilirsiniz.
Tamamen ücretsiz, sadece siz kahvecilere özel.
Merih Günay'ın "Martıların Düğünü" adlı ikinci öykü kitabı yayınlandı. h@vuz yayınları arasından çıkan kitap, Ankara: Dipnot, Arkadaş, Turhan, Bilimsanat, İmge ve Dost Kitabevleri yanısıra Net Kitabevleri'nden ve www.kitapyurdu.com sitesinden de temin edilebilir.
|
 |
İşe Yarar Kısayollar
Şef Garson : Akın Ceylan |
|
Yediklerimize dikkat ederiz, ediyoruz veya etmeye niyetliyizdir. Peki ne yediğimizin farkındamıyız http://w10.gazetevatan.com/fotogaleri/album.asp?kat=1662 Örneğin: Küf tutmuş veya bayatlamış peynirlerin eritilerek eritme peynir olarak piyasaya sürüldüğünü biliyormusunuz. Kaliteye önem veren sorumlu üreticileri tenzi ediyorum ama pazarlarda ve bazı marketlerde böyle üretilmiş ürünler mevcut. Daha dikkatli olmak için gıda üretim hilelerini bilmek gerekli. Tamamen paranoyak bir tavır içine girmeye gerek yok ama, yine de ne yediğimizi bilelim.
Teknolojik ürünlerin güncel fiyatlarını hemen bulmak istiyorsanız http://www.teknofiyat.com/ İster cep telefonu, ister ütü siz sadece markasını, modelini veya ürün hakkında kısa bir ipucu yazıyorsunuz. İpucu derken abartmayın, ürünü anlatan bir kelime olması tercih nedeni olacaktır tabiki. Ürün ara butonuna basın yeter. O sizin için anında uygun web sayfa adreslerini ve fiyatlarını bulur ve listeler.
Ney için ideal bir kamış temin edildikten sonra kurumaya bırakılır. Bu arada kamış kabuklarından itina ile temizlenir. Kamışın kendiliğinden kuruması gerekir. Kamış kurutulurken asılmak suretiyle düzgün bir şekilde kurutma sağlanmalıdır. Bu kuruma süresi minimum 6 ay olmalıdır. Kamış kurutulduktan sonra birer karış alttan ve üstten pay bırakılarak kesilir... http://www.neysite.com ...Sümerce' den Farsça' ya geçen " nâ " veya " nay ", kamış, kargı anlamlarına da gelen bu çalgının en eski adıdır. Arap toplumunda üflemeli çalgıların hemen tümü için kullanılan " mizmâr " sözcüğü, (nefes borusu, ses organı anlamında) ney için de kullanılmıştır. Türkçe' de ise hemen her zaman " ney " olarak anılmıştır.
Viyana Teknik Üniversitesi'nin bahçesinde sergilenen çıplak başörtülü Türk Kadını heykelini yapan Olaf Metzel... http://www.gazeteport.com.tr/DUNYA/NEWS1/GP_120792 ...Benim çocukluğum Türk kadınlarının Kreuzberg'de yavaş yavaş görünür olmaya başlandığı bir dönemde geçti. Çocukluğumda Türk kadınlarını ilgiyle izlerdim. Türk kültürü ile yakından alakalı oldum hep sonradan da. Christoph Daum'la İstanbul'a geldim.
|
Damak tadınıza uygun kahveler |
http://kahvemolasi.ourtoolbar.com/
Beklenen Araç Çubuğu hizmetinizde:-)) Kahve Molası Araç Çubuğu (Toolbar) gelişmeye açık olarak kullanıma açık. Bir kere download edip kurmanız yeterli. Bundan sonra ki tüm güncellemeler gerçek zamanlı olarak tarayıcınızda görünüyor. Kahve Molası'nın tüm linklerine hızla ulaşabildiğiniz gibi, Google Arama, KM'den mesajlar ve en önemlisi meşhur "Dünden Şarkılarımız" artık elinizin altında. Sohbet için özel chat bile olduğunu eklemem gerekir. Son derece güvenilirdir. Virüs içermez, kişisel bilgi toplamaz. Bizzat tarafımdan pişirilip servise konmuştur. Yükleyip kullanın, geliştirmek için önerilerinizi yollayın.
Gom Player Version 2.1.8.3683 / Windows / 4.48 MB http://www.gomplayer.com/down/GOMPLAYERENBETASETUP.EXE
Bilgisayarınızdaki tüm media oynatıcılarının yerini almaya namzet bir Media Player. Gerekli codecleri kendisinin arayıp bulması gibi özellikleri var. Hemen her çeşit medyayı rahatlıkla izleyebiliyorsunuz. Ve bedava. Mutlaka yükleyip kullanın derim.
|
|
|
|
|
|
