Yazılan,  Okunan,  Kopyalanan,  İletilen,  Saklanılan, Adrese Teslim Günlük E-Gazete Yıl: 6 Sayı: 1.415

Sisteme gir!

Merhaba Sevgili KM dostu, hoşgeldiniz!

 10 Nisan 2008 - Fincanın İçindekiler



 



 Editör'den : Evet, açıkta birşey gördüm!..


Merhabalar,

Antalya'daki olaylar kız meselesiymiş!?. İnanalım mı gerçekten? Gözaltına alınanların ifadelerinden bu çıkmış ortaya. Yapmayın etmeyin, başımızdakiler gibi siz de sulandırmayın olayları. Ciddiyetsizlik, umursamazlık almış başını gidiyor zaten. Hiç olmazsa somut olayların üstüne ciddi bir tavırla gidin. Abdüllatif Şener'in dediğini okumuşsunuzdur. "Dokuz ay önce uyardım." diyor. Tayyip Bey ise, gene Şener'in dediğine göre, "Önemli değil, cesaret edemezler." diye cevap veriyor. Gelinen nokta ortada. Dokuz ay önce savcılığın valiliklere gönderdiği "Olayları takip edin" yazısını ciddiye almayan başbakan ve ekibi, şimdi hazırlanan iddianameyi gazete küpürü olarak tanımlıyor. Yani gayriciddilik olanca hızıyla devam ediyor. Ya da güvendikleri bir dağ var arkalarında, kim bilir?

Tayyip Bey'in ilginç bir de huyu var. Arada bir toparlanıp herkese umut dağıtıp ağızlara bal çalmayı iyi biliyor. Geçen gün gene o en olgun, yetmiş milyonun başbakanı söylemlerinden birini yaptı mesela. Kurduğu cümle aynı ama olsun, hiç olmamasından evlâdır. Yeri geldiğinde kendisine oy vermemişlerin varlığını hissetmesi bile önemli. Kaygıları cümleten ciddiye almamaları ise bence asıl demokrasi ayıbı. Bugün gelecek AB yetkililerine şirin görünmek için apar topar 301 değişikliği yapmayı ama gene burunlarının dikine gitmeyi iş sayıyorlar. AB'nin "Kapatırsanız müzakereleri durdururuz." gibi hiç bir anlamı olmayan ifadelerine can simidi gibi yapışacaklarına, milletin kaygılarını gidermek için birkaç hareket yapsalar ya, nerde? Varsa yoksa işgale devam. En güncel işgalde TRT'de. TRT artık diğer AKP yanlı medyanın da ötesine geçmiş durumda. Tam bir AKP borazanı olmak için ne gerekiyorsa yapıyorlar. Cemaatin ne kadar yazarı çizeri varsa orada program yapıyor. Lütfedip türban yerine peruk taktırdıkları konuşmacılarla gövde gösterisi yapmayı da ihmal etmiyorlar. Taraf'ın AKP'den yana keskin tarafları davul zurna ekibi kurmuş şakşakçılık yapıyor. Velhasıl koca TRT, ne idüğü açık seçik belli olan, markaları alınlarında yazılı ekip tarafından işgal edilmiş durumda. Sabahları bir programları var, sırayla gazeteleri okuyorlar. Sırayı artık tiraj belirliyormuş. En başta da "Zaman" okunuyor. Hani şu cemaat yalakaları tarafından kiloyla alınıp, ABD desteğinde kapılara bırakılan gazete. Konu sayı olunca kim eline su dökebilir ki, değil mi ama?

Kongar ve Barlas ikilisinin muhteşem götürdüğü NTV programı Yorum Farkı, yorumcu değişikliğinden sonra, eşeğin kulağına su kaçırmak üzere. Kongar'ın kısa sürede pes edeceğini sanıyordum ama yanıldım. Hâlâ o sığ savaş muhabiri eskisine tahmmül ediyor. Konuşması konuşma değil, saygı desen hakgetire. Her an küfredecekmiş gibi bir tafra. Üstüne bir de alıngan. Çandar Bey dün akşam, 3 haftadır pek beğenip sürdürdüğü "Yargı Darbesi" söylemine gene fütursuzca devam etti. Kapatma davasının ülkenin başına ne işler açacağından tutun da, AB, ABD ne der diye bir ağlamadığı kaldı. Kongar'ın kibarlığından rahatsız olmalı ki, bir ara lafı döndürdü dolaştırdı "22 Temmuz'dan bu yana Türkiye'nin İslami rejime doğru gittiğinin bir belirtisini gördünüz mü?" deyiverdi. İddianameyi gazete küpürü, savcıyı siyasi tetikçi olarak nitelendirmesi de cabası. Kongar n'apsın? Her zamanki kibarlığıyla güldü tabi. İşte size sığ ama yandaşları arasında etkili olduğu su götürmez bir gazetecinin attığı savaş çığlıkları. Bunun kendisi bile farkında değil. Yahu millet laiklik elden gidiyor diye tasalanıyor, kaygı duyuyor, adamlar hâlâ kendilerini "Açıkta birşey mi gördünüz?" diye savunuyor. Hukuka saygı, ortamı yumuşatma konusunda tek bir adım yok. İmam yelleniyor, cemaat pisliyor. İşte işin özeti. Esenkalın.

Bir sonraki sayıda buluşuncaya kadar bulunduğunuz yerden bir adım öne çıkın. Sevgiyle...

Cem Özbatur








 


 Kahveci : Nurcan Candan


GİZEMİNİ HALA KORUYAN YAZITLAR -2

BİTKİSEL MOTİFLİ ANIT ( SÜMBÜL ANITI) Yazılıkaya Platformu'nun doğu yamacında yer alan bu anıtsal niş, stilize bitkisel motifli akroterinden dolayı arkeolojide Hyacinth Anıt olarak adlandırılır. Anıtsal Niş altında sadece niş olmasıyla sanki nişin Friglerce ne denli kutsal olduğunu vurgulamak ister.
Akropolün kuzey alt kısımlarında yapılan kazılar sonucunda bir çeşme ortaya çıkartılmıştır.Çeşme 5 metre çapında yarım daire biçiminde bir depodan suyunu almaktadır. Frig çağında suyun daha büyük depodan kanalla çeşmenin deposuna getirildiği ve kullanıldığı düşünülmektedir.

AREZASTİS ANITI
Yazılıkaya Köyü'nün iki kilometre kuzeyinde Yazılıkaya-Çukurca yolunun yüz metre batısındadır. Açık hava tapınağıdır. Anıtın üst cephesindeki Frigce yazıtta MATEPAN APEZANTIN sözcüklerinin okunmasından dolayı "Arezastis Anıtı" olarak da bilinir. Frig Kaya Anıtları'nın tüm özelliklerini taşıyan bu anıt tam olarak bitirilmemiştir.. Anıtın yeri 1834 de Charles Texier tarafından belirlenmiş ve arkeoloji dünyasına tanıtılmıştır.Frig anıtları arasında iyi korunmuş olanlardan biridir.Yerden 5 metre kadar yüksekte olan anıtın yüksekliği yaklaşık 5,5 metre ,genişliği ise 4,5 metredir.

Anıtın üst kısmını zarif bir akroter süsler.İlk gezginler bu anıtın bir mezar anıtı olduğunu düşünmüşler ancak yapılan araştırmalar bu anıtın dini amaçlarla kullanıldığını ortaya koymuştur.

Anıt için en büyük tehlike yaklaşık 500 metre uzaklıkta çalıştırılmakta olan taş ocaklarıdır.Patlatılan her dinamit anıta ciddi zararlar vermiştir.

BAHŞEYİŞ ANITI
Seyitgazi İlçesi, Kırka Bucağı, Gökbahçe Köyü'nün hemen yanında Kurtkoca Deresi ağzında bulunmaktadır. Üç boyutlu olan anıt Frig Kaya Anıtları'nın genel özelliklerini taşıması yanında, kapı nişinin ortasında bulunan oyuğun arkada üçgen alınlığın üstünden aşağı inen bir oyuk ile birleşmesi, "Sıvı Sunak", "Kült Anıtı" olduğunu anlamamıza yardım eder. Frigler bu anıtı yapmakla; "Kibele"nin kendilerine bahşettiği nimetleri tekrar Kibele'ye sunarak şükran duygularını dile getirmek istemiş olabilirler.


FRİG ANITSAL KAYA MEZARLARI
Kaya yüzeyine bir tapınağın cephesi biçiminde işlenen kaya anıtları yanında Anıtsal Kaya Mezarları ile, Frigler sanki megaron tipli tapınaklarının iç mimarilerini de göstermek istemişlerdir. Bir Frig Kaya Mezarı'nda; semerdam çatı, ahşap çatı kirişlerini ve yan destek kirişlerini kayaya oyulmuş şekilde görürüz. İrili ufaklı Frig Kaya Mezarları tahribata uğramış, Frig sonrası dönemlerde değişik amaçlarla kullanılmıştır. Grek etkisinde olan anıtsal kaya mezarları, sonraları Helenistik, Roma ve Bizans mimari şekilleri ile karşımıza çıkacaktır.

GERDEKKAYA ANITSAL FRİG KAYA MEZARI
Antik Yazılıkaya Kenti'nde, platformun kuzeybatı yamacında 1970'de tespit edilen Anıtsal Frig Kaya Mezarı, Frig ahşap mimarisini en güzel temsil etmektedir. Frig mimarisinin iç yapısının en ince detayına kadar işlenmiş olan bu kaya mezarının, girişi kuzeyden, ana kayaya yekpare oyulmuş, yastıklı iki klinesi vardır. 1990 ve 1998'de Eskişehir Müze Müdürlüğü'nce restore edilmiştir.

Bölge halkının "Kızlar Manastırı" olarak adlandırdığı bu anıt, Seyitgazi, Çukurca Köyü'nün 500 metre kadar batısındadır. Grek mimarisi içinde Dor Mimari stilinde, iki sütunlu bir tapınak cephesi biçiminde, volkanik tüf kayalığa oyularak, yekpare bir şekilde işlenmiş Arcosoliumlu iki mezar odalı anıtsal bir kaya mezarıdır. Dor Mimarisi'nin ince detayları kayaya işlenmiştir.

Helenistik Çağ'a tarihlenen anıtın üçgen alımlığının altında triglif- metop sıraları bulunmaktadır. 1991 yılında Eskişehir Arkeoloji Müzesi tarafından restore edilmiştir.

HAMAMKAYA
Seyitgazi İlçesi, Çukurca Köyü'ndedir. Mezar kapı nişi altında zor seçilen küçük kabartma figürleri vardır ancak anıt tahribat görmüştür.Yazılıkaya-Seyitgazi çizgisinde, yolun batısında yer alan anıtlardan biri de Hamam Kaya'dır., Gerdek Kaya'nın yaklaşık beş yüz metre kuzeyinde bulunur. Hamam Kaya'nın girişinde iki tane mezar odası bulunur. Frig dönemine tarihlenen ve Bizans döneminde de Kullanıldığı düşünülen Hamam Kaya'nın doğu yüzünde oldukça silik durumda kabartmalar bulunur. Ramsay bu kabartmaların iki at arasındaki kavgayı betimlediğini söyler.

ASLANLI MABET
Seyitgazi İlçesi, Kümbet Köyü içerisindedir. Frizinde aslanlar olduğu için Aslanlı Mabet olarak bilinir.
Mezar odasında "solon" kelimesi okunduğundan "Solon Mezarı" denilmektedir. Dış cephe ve iç mezar odası tahribata uğramıştır. Frizinde; ortada krater (vazo) ve iki yanında karşılıklı birer aslan figürü kabartma olarak betimlenmiştir. Tepe ve yan akroterleri stilize bitki motifli olup, üçgen çatıyı kaplamaktadır. Giriş tahrip olduğundan iki yanda bulunan kabartma figürler belirlenememektedir. Helenistik Çağ'a ait olmalıdır.Tanrıça Kibele için burada birçok ayinler yapılmıştır.

KIRKGÖZ ve KAYAMEZARLARI
Midas şehrinde çok sayıda Frig,Roma ve Bizans dönemlerine tarihlenen kaya mezarı bulunur,bunlar hem Midas sehrinin çeşitli yerlerinde hemde girişte bulunan Kırkgöz adıyla bilinen büyük kaya kütlesinin üzerinde bulunur.Bu kaya mezarları arasında Piramit Mezarı yan yana bulunan Roma mezarları önemlidir.




Nurcan Candan


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


10,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,0010,00
4 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


Mete Çağdaş

 Kahveci : Mete Çağdaş


  SAVCININ ÇİŞİ!

Türklüğe hakareti "suç" kabul eden
301.maddenin değiştirilmesi için
AKP'liler, bir kanun değişikliği içersine girdiler…
Zaten iktidara geldiklerinden bu güne değin
Becerebildikleri en başarılı iş,
"Ulusal onuru yerlere düşürtmek oldu…"
O'nların iktidarında Askerimizin kafasına
Çuval geçirtildi,Afrikalı yam yamlar gelip,
Anıtkabir de Ata'nın huzurunda
ilkel tavırlarını sergilediler
ve eşkıya Talabani
Çankaya da
kabul gördü…
Yani sözün özü,
ulusal onurumuz zedelendi,
"Dünyaya rezil olduk "
Şimdi de " Türklüğü alenen aşağılamak" suçtur
Diyen, 301.maddenin değiştirilmesi için
Büyük bir çaba içersindeler.
Bunların ağa babaları,
ABD ve AB…
Bunlarla bağlantıyı sağlayıp,
nasıl bir yol izleyeceklerinin,
plan ve projelerini hazırlayan
isim ise Fethullah Gülen…
Zaten Türklerin diriliş destanı olan
ERGENEKON destanını,
dolayısıyla da ERGENEKON adını
çete ile özdeştirilip,
Sanık sandalyesine oturtulmasını isteyen kişi
Yine Fethullah efendidir…
Çete bahanesiyle yakıştırılmak istenen
İsim, "Türk dünyasının kalbinin adıdır."
Fethullah efendinin ataları,
Erzurum'a göç etmiş kürt ailesidir.
Cumhuriyet'in hiç uyumak bilmeyen
Düşmanlarının kullandığı,
İki önemli taşeron örgütçülük vardır
Bunlardan biri
İslamiyet'i,bir diğeri de
Kürt milliyetçiliğini kullananlardır.
Yani ağlayarak,sızlayarak
İslam bilgini olduğunu söyleyen Fethullah,
Ulus olmak isteyen birlikteliğin
İslamiyet' teki sesidir!
İnanın 301.maddenin değiştirilmesine
En çok o sevinecektir.
Ben ise Adliyenin duvarına/ işediği için
301.madde den yargılanan,
Adıyaman Cumhuriyet savcısının,
çişinin yargılanmaktan kurtulmasına sevineceğim.

Mete Çağdaş
mettecagdas@hotmail.com


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


9,259,259,259,259,259,259,259,259,25
8 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


Deniz Marmasan

 Sütlü Kahveci : Deniz Marmasan


   GÖLGESİNDE BÜYÜDÜĞÜM ÇINAR

Denizine, Denizlerin yıkıntısını bastıracak umudu yüklediğin için, benim olduğun için…

İmbat esen şehrin yerlisi bir kalp… Coğrafyalara zincirlenen hayallerinde bir yoksun dalga dizisi… Zor zamanlarda kuşatmalara kaldık… Baharı getiremediğimiz bahçelerimizde ateşböcekleri öksüz… Bir Salı akşamı rastladım sana, huzursuz bir köprü gölgesinde. Susayan martıların çığlıklarında bir deli boğaz havası… Binaların bağırdığı hikâyelerden bir çengel bulmaca yarattım… Sütunlar boşluklu. Ayın göz göre göre soyunduğu gecelerin sarhoşluğunda körfezde bir ışık seli, menevişlere nazaran… Ege kokusunda, ege rüzgârında mahpus… Şiir uyaklarına çekmiş mevsimlerim… Salına salına engin sulardan, kıyılara… Uslan denizim… Goncalar açtırdığım sevda ve zafer türkülerinde bir çılgın direniş teslimiyete… Yel değirmenlerinin dibinde usuldan çocukluk… "Eğil salkım söğüt eğil, bu benimki sevda değil…" Mavi bir buğu iliştirdim sularımdan, göklere dayanan yüreğine… Fısıldadığın şiirlerin dizelerini çalıp telli duvaklı alaylar kurdum, yanımızdaki cenazelerin hüznünde… Tıngır mıngır sallanan bahçe ışıklarında adım adım yaklaşırken sana, turuncu turuncu… Rüyalarıma yasladığım delikanlılığında, kalemimi donatan leylak kokusu…

Uyandık, marşlarla ve güneşe olan inancımızla… Seni buldum dağ yorgun dağ yamacında, tuttun elimi ve çektin güneşe giden yola… "Haziranda ölmek zor.." dedik ya, zordu… Bedenlerimizdeki diri savaş yıkıntıları, dudaklarımıza mühürlenen umutla ufku gösterdi… "Seher yeli çık dağlara, güneş topla benim için…", her sabah yeni baştan… "Kızıma", "Kızımı güneşle büyüteceğim" dedin ya… Hadi denizim… Özlediğim ellerinde bir güz öğleden sonrası, dokunamıyorum… Gölgesinde büyüdüğüm çınar…Kör sokaklarda yitmeden 'uslan denizim'…

Deniz Marmasan


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


8,008,008,008,008,008,008,008,00
4 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


Temirağa Demir

 Kahveci : Temirağa Demir


  Bu nasıl milliyetçilik…

Bu ülkeyi seksen öncesine götürmek isteyen bazı güçler var…
Yazıklar olsun…
Alnında kılıçlı elinde silah olanlar ülkücüde olamaz MHP'lide…
Ancak Milliyetçi Hareket Partisi içersindeki bu "Çürük yumurtaları" zamanında ayıklamalıdır…
Belirli bir zaman geçtikten sonra bazı isimler bazı illegal olaylara karıştıktan sonra "Bizimle alakaları yok" demeleri inandırıcı olmuyor…
Bu ülke seksen öncesine bir daha sürüklenirse ülkedeki birçok değer yiteceği gibi zaten düşünmeye korkan gençler iyice siner…
Kendilerine olan güvenleri kaybolur…
Belindeki silahla fikrini savunmaya kalkan acizlerin ne kadar fikirsiz ve yoz bir kişiliğe sahip olduklarını anlatmaya gerek bile duymuyorum…
Fakat şu anda birçok üniversitede başıboşluk var…
Evet ihtilal öncesi gibi okuldaki 10 öğrenciden 2 si sivil polis olmasın ancak yinede tedbiri elden bırakmamak gerekir…
Antalya üniversitesi sadece bir örnek oldu…
Girdiğim dolaştığım okuduğum üniversitelerde de ciddi bir önlem yok kimlik sorulmuyor…
Dışarıdan ne olduğu belirsiz kişiler elini kolunu sallayarak yerleşke içersinde cirit atıyorlar…
Bunlara dikkat etmek gerekir…
Fikir silahla savunulmaz, bilgiyle savunulur…
Alnına kılıç dövmesi, koluna üç hilal, göğsüne Osmanlı tuğrası yaptırmak ile ülkücü milliyetçi olunmaz…
Tıpkı küpe takmak, saç uzatmak, top sakal bırakmak ve maneviyatı zayıf olmakla solcu olunmayacağı gibi…
Sağ ve sol birer dünya ideolojisidir…
Savunduğun dünya görüşünü yaymak istiyorsan iyi bir altyapı ve bilgi birikime sahip olman gerekir…
O belindeki silahı çekip de 20-23 yaşlarındaki çocukların üzerine sıkan "mahlukat" değil ülkücü insan bile olamaz…
Ülkü ocakları ve MHP bunları ayıklamalıdır…
Bu gibi tavırlarda gençlik hareketinin bir parçası olan ülkü ocakları veya siyasi parti olan MHP büyük zarar görür…
Okul rektörleri, bölüm başkanları, okulun girişindeki özel güvenlikçiler ve polisler…
Herkes gözünü dört açsın…
Üniversiteler siyasi parti değildir…
Öğrencilerin bilgi almaya geldiği bir binada kurşun sesi çınlarsa neler olabileceğini siz hesap edin…
Herkes gözünü dört açsın…

Temirağa Demir
temiraga@mynet.com


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


8,098,098,098,098,098,098,098,09
11 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Kahveci : Beltan Göksel


AYAK

Top model artizlerimizden hem cici hemi de sarışın bir yurttaşımızın yaptığı " Kendi oyunun dağdaki çoban ile aynı kefeye konulmaması gerektiği " söylemi ne çok ses getirdi. " AK Partiye 'ye oy verenler Ayak takımı" deyişinde de bulunulduğu söylenmekle birlikte ben bunu duymadım. NTV'de konuşılmasının ne gereği varsa desem de bir zamanlar " Odunu göstersem mebus yaparım" sözlerini çağrıştırdı. Benim gibi , hecelerle-kelimelerle bir aşağı-bir yukarı oynıyan ve bunlardan edebi bir hiciv oluşturmaya yönelen mütevazi bir kalemşörün malzeme bulma kolaylığını doğurduğu için sevincimi anlatamam. Teşekkürlerimi şu bizim Rumeli şivesiyle " TE O KA " diyerek sunuma geçmek istiyorum.

Takım olarak ayak söylemi o denli dilimize konuşlanmış, öyle yerlerde anlamlar yüklenmiş ki aşağıda gireceğim konulara mevzuubahis olmasından dolayı sakın ola alınganlık yapmayınız.

Ayak Fetişizmi asırlardır erkek milletinin aklını başlarından almıştır. Kadın Ayaklarını öpmek hatta yalamaktan zevk almışlardır. Zaten kadınlar da Ayaklarına bakıma özen göstermekten geri kalmamış, çok önemli bir sektör yaratmışlardır. " Ayaklarının altını öpeyim" lafı da buradan türemiştir. Bazen bir isteğin yerine getirilmesini talep ederken de kullanıldığı olmuştur.

Ayak, insanların en fazla gıdıklanan organlarındandır. Bu sebeple çıplak Ayakla gezmek dolaşmaktan çorap giyerek bir nebze kurtulunmuş, hele Ayakkabı bu sorunu kökünden çözmüştür.

Bazı kültürlerde Ayak kaldırmak , göstermek hoşnutsuzluk yaratır. Şöyle dizi de iki elin arasına alarak kaldırırsanız , dayak bile yemek durumunda kalabilirsiniz. Aman dikkatli olunuz , bu hareketi yapmamanızı tavsiye ederim

Şüphe duyduğunuz , giderek güvenmediğiniz bir kişiyi tarif ederken ne dediğiniz önemli. Yanikim " Sağlam Ayakkabı değil" diye dillendirmezmisiniz? Adamı bir çuval laf yapmaktan , yermekten -olay anlatmaktan sıyırır , bırakınız diğer kişi neyi kastettiğinizi çıkarsın . Başka işinmi yok senin ağabey, dedikodu yapıyor sanılmazsın böylece.

Doğu kültüründe Ayakyolu kibarca def'i hacet yapılan yer olarak geçer. ABE Kriterlerine uyumdan çok önce WC-denerek dilimize diğer bazı kelimeler gibi balıklama girmiştir. İndi bu ciddi yazımızda lazım değil bu konuyu uzatmak ama başımızdan geçen olayı buraya fıkra kabilinden anlatmakta farz oldu.

Arkadaşlarla sohbeti bir iki bira içerek koyulaştırır iken , teşarşür yapmak ihtiyacı doğunca WC-ye girdik. Kapıda" küçük şu kadar, büyük şu kadar " diye levha asılıydı. Ne ise ihtiyacımızı giderip çıkarken 500. -er kuruş masa üstündeki tabağa bıraktık, kapıdaki bekçi levhayı göstererek" Beyim birer YTL. vereceksiniz " diye önümüze geçti. Tam o sırada arkadaşlardan biri " Kardeşim biranın şişesi iki YTL, tahliyesi bir YTL, fazla değilmi diye karşılık verince , bizimki " İdare etmiyor beyim" karşılığı ile sektörün esprisini patlatmış oldu. .

Bir de Ayakta alkışlamak var, nereden çıktı ise . Hele " Türkiye seninle gurur duyuyor" söylemi ile birleşince daha bir kıymetli oluyor. At yarışlarında birinci Ayak 'tan, altıncı Ayak'a uzanan şans yoluna bile takılmış. Ayakla ölçmek adımlamakla bir tutulmuş, Ayak uydurmak-ön Ayak olmak-Ayakları geri geri gitmek-Ayaklarını yerden kesmek gibilerden bizleri Ayaklı kelimeler dilimize dolanmış. Bayağı rağbet gören Ayakcılık her babayiğidin mesleki kariyerine yamanma imkanını bulamamıştır. Ayak sürümesini beceremeyenler Ayakta kalamamışlardır. Ayakları tökezlemiş olanlar, tutunabilmek için başka başka Ayaklar araştırmaya yönelmişlerdir. Bazıları becermekte başarılı olamadıklarında Ayaklanmaya kalkışmışlardır.

Söz temsil , Ayak, o denli bizi sarmalamış ki hayatımızın her safhasında bizi uzaktan yakından esir almış. Almış amaSiz siz olun kimseye Ayak bağı olmayın. Hele Ayaklarına dolanmayın. Benden sülemesi. Sülemedi demeyin.

Beltan Göksel


Bu yazıyı arkadaşına önermek ister misin?


7,337,337,337,337,337,337,33
3 Kahveci oy vermiş.

 


Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Dost Meclisi


YORUMLARINIZI GALERiMiZDEKi iLGiLi BÖLÜME BIRAKABiLiRSiNiZ.
Yorumlarınız için bekleriz.

Fotograf : Malik Gödeliner


<#><#><#><#><#><#><#>

Kahveci dostların tüm eserlerini KM SANAT GALERİSİ'nde görebilir,
dilerseniz duygu ve düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.

<#><#><#><#><#><#><#>

Kahve Molası, siz sevgili kahvecilerden gelen yazılarla hayat bulmaktadır.
Her kahveci aynı zamanda bir yazar adayıdır.
Yolladığınız her özgün yazı olanaklar ölçüsünde değerlendirilecektir.
Gecikme nedeniyle umutsuzluğa kapılmaya gerek yoktur:-))
Kahve Molası bugün yaklaşık 6.000 kahvecinin posta kutusuna ulaşmıştır.


 


 Tadımlık Şiirler


Aşk Yeniden

"ardından
ne her sabah gözlerinden öpen güneşi boyarım sarıya
ne topraklar altına gömerim geçmişi
benden bir sen gitti…"

çiçeksiz
çorak bir bahçe düşün
düşün ki
zamana yaslanan nadaslarımızda
yeni bir boy büyütsün sevda

eskisinden daha verimli
eskisinden daha arsız fışkırsın aşk
ve biz yeniden
sağanaklar altında bulalım kendimizi

bir tek altında dinlendiğimiz
çınar gölgesi kalsın geçmişten

bu gece
sebepsizce dağıttığımız bu bahçede
kıskandıralım tüm bağlarını aşkın
dost düşman
"sanki hiç ayrılmadılar" desin

Gülcan Talay

Yazdırmak için tıklayınız.

 


 Bol Bul Bulmacalar




Bloxorz       Foto Puzzle       Küp Küp


 


 Biraz Gülümseyin






KMTV Sunar...

 


 Kıraathane Panosu



Genel Yaşam Sigorta A.Ş.


KM - GENEL YAŞAM SİGORTA A.Ş. İŞBİRLİĞİ İLE
AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI


Sevgili KM Dostu,

Sağlığınız bizim için önemlidir,

Genel Yaşam Sigorta A.Ş sizlerin Ağız ve Diş Sağlığı ile ilgili sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak amacıyla Promosyon olarak hazırlamış olduğu ağız check-up'ı hizmetinden faydalanabilmeniz için sizi anlaşmalı kliniğimizde ağırlamaktan mutluluk duyarız.

Yapılacak olan ağız check-up'ınız ve Diş Taşı Temizliğiniz için yapmanız gereken sadece IDENTIST AĞIZ ve DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ'NDEN aşağıda belirtmiş olduğumuz ilgili kişileri üç gün önceden arayarak randevu almanız ve tarafınıza iletilmiş olan bu sertifika ile 2008 Haziran sonuna kadar kliniğimize başvurmanızdır.

Panoramik Röntgen ve ağız check-up'ınız GENEL YAŞAM Promosyonunun bir parçasıdır.

Sağlıklı günler, güzel gülüşler dileğiyle...

Saygılarımızla
GENEL YAŞAM SİGORTA A.Ş.

Randevu için:
Nursel Çalışkan (nurselcaliskan@identist.com.tr)
Gülsün Er (gulsuner@identist.com.tr)

IDENTIST AĞIZ ve DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ
Kasap İsmail Sok. Sadıkoğlu Plaza 1 Kat 3
No 68 Kadıköy - İstanbul
Tel: 0216-337 0707 / 0216-337 0708
http://www.identist.com.tr

Editör'ün Notu: Yukarıda sözü edilen sertifikayı buradan bilgisayarınıza indirebilir, üzerine ad ve soyadınızı yazdıktan sonra bastırarak veya email ile göndererek bu hizmetten yararlanabilirsiniz.


Yazarlarımızın Kitapları


Merih Günay
"Martıların Düğünü"

Nesrin Özyaycı
"Işık -II-"


Temirağa Demir
"Her kardan Adam Olmaz"


Şadıman Şenbalkan
"Şehit Analarımızın Çığlıkları"

Hatice Bediroğlu
"Düş Kuruyor Gece"

Cüneyt GÖKSU
Serpil YILDIZ

"KÜBA - SARI SICAK BİR PENCERE"

Merih Günay
"HİÇ"

Feride Özmat
"Yanlış Zaman Hikayeleri "
 


İstanbul için Son Hava Durumu
ISTANBUL ISTANBUL
Ankara için Son Hava Durumu
ANKARA ANKARA
İzmir için Son Hava Durumu
IZMIR IZMIR
Kaynak: http://www.meteor.gov.tr


 


Akın Ceylan

 İşe Yarar Kısayollar


  Şef Garson : Akın Ceylan

Türkçeyi iyi kullanmanın yöntemlerinden bir tanesi de, Türkçe sözlük bulundurmaktır. İnternet ortamında bulunabilecek en iyi Türkçe sözlük bence http://www.tdk.gov.tr web sayfasında bulunandır. Tabi sadece sözlük değil, güzel dilimizi verimli ve düzgün kullanabilmenizi sağlayacak her türlü destek, bu web sayfasında mevcut.

http://www.izedebiyat.com/ ...Biz ki acıya bağdaş kurmuş iki zamandık, susuşlara meyilli. Birbirine hiçbir zaman kavuşmayacak trenlerin tek suçlusuyduk. Sevdaya itham edilmiş romanların katili, yüreğinden sızan kanları susuz toprağa ifşa edilen iki hükümlüydük..Biz ki hüzne örülüydük..Sonra sırtlarımızı dayadık birbirimize. Kalabalıkların arasına iki kırık bedenle yürümektense; bir kız çocuğuna renkli balonlar alma suçuyla ölmeyi tercih ettik .. Kavganın ortasında, gölgenin avcuna, karanlığın sabahına bir filiz ekmeye yemin ettik biz..Günahlarımıza tövbe diye degil...

Bloglar, ilgili alanlarınızı, duygularınızı, düşüncelerinizi kısacası istediğiniz herşeyi yazabileceğiniz ve bunları yüzbinlerce blogcuyla paylaşabileceğiniz kişisel web sitelerinizdir. http://www.blogcu.com/ web sayfasına girerek siz de kendinize ait bir blog yaratabilirsiniz.

Bu haftanın flash oyun konusundaki web sayfa tavsiyemiz http://www.extremoyun.com/ Oyuna doyacağınıza emin olabilirsiniz.

 


 Damak tadınıza uygun kahveler






http://kahvemolasi.ourtoolbar.com/
Beklenen Araç Çubuğu hizmetinizde:-)) Kahve Molası Araç Çubuğu (Toolbar) gelişmeye açık olarak kullanıma açık. Bir kere download edip kurmanız yeterli. Bundan sonra ki tüm güncellemeler gerçek zamanlı olarak tarayıcınızda görünüyor. Kahve Molası'nın tüm linklerine hızla ulaşabildiğiniz gibi, Google Arama, KM'den mesajlar ve en önemlisi meşhur "Dünden Şarkılarımız" artık elinizin altında. Sohbet için özel chat bile olduğunu eklemem gerekir. Son derece güvenilirdir. Virüs içermez, kişisel bilgi toplamaz. Bizzat tarafımdan pişirilip servise konmuştur. Yükleyip kullanın, geliştirmek için önerilerinizi yollayın.

Gom Player Version 2.1.9.3753 / Windows / 4.54 MB http://app.gomplayer.com/gom/GOMPLAYERENSETUP.EXE
Bilgisayarınızdaki tüm media oynatıcılarının yerini almaya namzet bir Media Player. Gerekli codecleri kendisinin arayıp bulması gibi özellikleri var. Hemen her çeşit medyayı rahatlıkla izleyebiliyorsunuz. Ve bedava. Mutlaka yükleyip kullanın derim.

TreeWalk 8.2.1 / Windows / 1.19 MB http://www.ntcanuck.com/tw_exe/twdns821.exe
Güncel problemlerinizi çözmek için mükemmel bir yardımcı program. İndirip gönül rahatlığıyla kurabilir ve kullanabilirsiniz. Yaptığı işi, internette dolaşırken yazdığınız adresleri direkt olarak bağlı olduğu DNS'lere sormak ve kısa yoldan adrese ulaşmanızı sağlamak olarak tanımlayabiliriz. Örneğin bir nedenle Türkiye'den ulaşamadığınız adreslere bu kurulumu yaptıktan sonra sorunsuzca ve hiçbir engellemeye takılmadan ulaşabilirsiniz. Benden söylemesi:-))

 


KAHVE MOLASI ABONELERi Google Grubuna üyesiniz. İlginize teşekkür ederiz.

ABONELiKTEN AYRILMAK İÇİN :
KM-abone-unsubscribe@googlegroups.com
(Gönderdiğiniz mesajın abone olduğunuz adresten gittiğine emin olunuz.)

ÜCRETSİZ ABONE OLMAK İÇİN :
Google Gruplar KAHVE MOLASI ABONELERi grubuna kayıt ol
E-posta:


Arkadaşlarınıza önermek ister misiniz?


Uygulama : Cem Özbatur
2002-08©KAHVE MOLASI - Her hakkı saklıdır. Yayın İlkeleri

 






Arkadaşlarınıza önerir misiniz?

Yazılarınızı buradan yollayabilirsiniz!



SON BASKI (HTML)

KAHVE YANINDA DERGi

Hoşgeldiniz
Arşivimiz
Yazarlarımız
Manilerimiz
E-Kart Servisi
Sizden Yorumlar
KÜTÜPHANE
SANAT GALERiSi
Medya
İletişim
Reklam
Gizlilik İlkeleri
Kim Bu Editör?
SON BASKI (HTML)
YILDIZ FALI
DÜNÜN
ŞARKILARI





ÖZEL DOSYALAR

ATA'MA MEKTUBUM VAR
Milenyumun Mandalı
Café d'Istanbul
KIRKYAMA
KIRK1YAMA
KIRK2YAMA
KIRK3YAMA
ZAVALLI BİR YOKOLUŞ
11 EYLÜL'ÜN İÇYÜZÜ
Teröre Lanet!
Kek Tarifleri
Gezi Yazıları
Google
Web KM




Wind of Change
Scorpions









Fincan almak ister misiniz?
http://kmarsiv.com/sayilar/20080410.asp
ISSN: 1303-8923
10 Nisan 2008 - ©2002/08-kmarsiv.com